1- Kuran kaç yılda indirilmiştir?
CEVAP:23 yılda
2-vahyin sözlük anlamları nelerdir?
CEVAP: gizli ve süratli bir şekilde bildirmekseslenmekgizli konuşmakfısıldamakemretmektelkin etmekilham etmekişaret etmekyazı yazmakbir şeyi başkasına intikal ettirmekelçi göndermek ve içgüdü
3-Vahyin terim anlamı nedir?
CEVAP:Yüce Allahın insanlara ulaştırılmasını istediği mesajlarını peygamberlerinealışılmışın dışında gizli bir yolla süratli bir şekilde bildirmesidir.
4-Vahyin çeşitleri nelerdir?
CEVAP: İslam alimleri vahyiMetlüv(okunan) ve gayr-i metlüv(okunmayan) olarak 2 ye ayırmışlardır.Cüveyni nin taksimi şöyledir:
1-Allah cebraili “Allah şöyle yapmanı emrediyor” diye Resulüne gönderir.Cebrailde Allah”ın dediklerini kavrayarak Hz.peygambere gelir ve rabbinin söylediklerini ona iletir.
2-Yüce Allah Cebrail e ”bu kitabı/metni Peygmbere aynen oku “ diye emreder; Cebrail de en ufak bir değişiklik yapmadan Allah ın kelamını olduğu gibi/harfiyen Resulallaha indirir.
5-Vahyin geliş şekilleri nelerdir?
CEVAP: (Şura(42)51) Bu ayete göre vahiy 3 şekilde gerçekleşmiştir.
1-Allahın iletmek istediği mesajları peygamberinin kalbine doğrudan bırakması
2-Vahyi Peygamberine bir perde arkasından bildirmesi.
3-Vahiy getirmekle görevlendirdiği bir meleği elçi olarak göndermesiKuran bu şekilde yani Cebrail vasıtasıyla indirilmiştir.
6-Peygamberimize gelen vahiy şekilleri nelerdir?
CEVAP:1-Hz.Peygamber in uyurken gördüğü sadık rüyalar.(Sadık rüya ile hiçbir ayet ve süre inmemiştir)
2-Cebrailin asli suretiyle görünerek vahiy getirmesi(necm (53)13-14)
3-Cebrailin görünmeden çıngırak sesine benzer bir sesle vahşy getirmesi
4-Hz Peygamber uyanık iken meleğin görünmeksizin onun kalbine ilahi vahyi ilka etmesi.
5-Cebrailin insan suretine girerek vahiye getirmesi
7-Vahy sırasında Peygamberimizde görünen haller nelerdir?
CEVAP:1-Resulallahın en soğuk günlerde bile alnının terlemesi.
2-Resulallahın üzerine büyük bir ağırlığın çökmesi
3-Resulallahın yanında bazen horultuyabazende arı uğultusuna benzer bir ses işitilmesi
4-resulallahın sırt üstü yatarak üzerinin örtülmesi ve yüzünün kızarması.
5-Bunlardan başka vahiy inerken Resulallahın uykusu gelirvücudu kaskatı kesilir ve ağırlaşırüzerine sekinet inergözlerini belirli bir noktaya dikerdi.
8-Vahiyle ilham arasındaki farklar nelerdir?
CEVAP:1-Peygamberler kendilerine indirilen vahyin Allah katından olduğunu kesin olarak bilirler.İlhamın kaynağı belli olmadığı için onu alanlar onun nereden geldiğini bilemezler.
2-Vahiy vasıtalı ilham ise vasıtasız olarak tecelli eder.
3-Vahiy olayı son bulmuşturilham ise devam etmektedir.
4-vahiy bağlayıcıdırilham ise bağlayıcı değildir.
5-Vahiy umumi ve külliilham ise hususi ve cuzidir.
6-Vahiy yoluyla elde edilen bilgiler birbirleriyle çelişmez;ilham ile elde edilen bilgiler ise birbirleriyle çelişebilir.
9-Mükaşefe nedir?
CEVAP: Kalp gözünün açılması ve gayb aleminin görülmesini sağlayan hal
10-Vahiy katipleri kimlerdir?
CEVAP:Mekke de ilk vahiy katibi: Abdullah b.Sa”d b. Ebi Sarh”tır.
Medine de ise ilk vahiy katibi Übeyy b.Ka”b “ tır.
Ondan sonrada Zeyd b.SabitAli b.Ebİ Talib
11-Vahyin yazıldığı malzemeler nelerdir?
CEVAP: Hurma ağacının yapraklarıkabuklarıve kabuklarının orta damarları – ince beyaz taşlar – kürek ve kaburga kemikleri – işlenmemiş deri – ince deri (rakk) – Çanak çömlek parçaları – Parşömen parçaları- Tahtadan yapılmış levhalar – bez parçaları
11-Vahye ait bazı terimleri açıklayınız?
CEVAP:EL-HADARİ: Hz. Peygamber seferde ve misafirlikte bulunmadığı zamanlarda inen vahiylerdir.
EL-SEFERİ:Hz. Peygamber yolculukta veya savaşta bulunduğu sırada nazil olan vahiylerdir.
EL-NEHARİ:Gündüz nazil olan vahiylerdir.
EL-LEYLİ: Geceleyin inen vahiylerdir.
EL-SAYFİ:Yaz mevsiminde nazil olan vahiylerdir.
EŞ-ŞITAİ: Kış mevsiminde nazil olan vahiylerdir.
EL-FİRAŞİ:Hz.Peygamber yatağında iken nazil olan vahiylerdir.
EL-ARDİ:Hz.Peygamber yeryüzünde iken nazil olan vahiylerdir.
E-SEMAİ:Hz Peygamber semada iken inen vahiylerdir.
12-Vahyin nuzül aşamaları nelerdir?
CEVAP:Vahyin yüce Allah’tan Hz.Peygamber’e inişine kadar olan nüzul aşamaları şunlardır:
Lev-i Mahfuz’a inmesi -Beytü’l izze’ye inmesi(yakın sema) -Hz.Peygamber’e inmesi
13-“Kur’andünya semasına kadir gecesinde toptan indirildi.Oradan da yirmi küsur yıl boyunca parça parça nazil oldu.” Sözü kime aittir?
CEVAP: İbn Abbas
14- inzal ve nezzele nedir?
CEVAP: İNZAL: toptan indirme
NEZZELE: parça parça indirme
15-Tencimu’l Kur’an nedir?
CEVAP: Kur’an’ın Hz. Peygambere toplu olarak bir defada değilpeyderpeyparça parça indirilmesi demektir.
16-peygamberimiz okuma yazma öğretmek amacyla kimlere görev vermiştir?
CEVAP: erkekler için Abdullah b.Said b.El-As ile Ubade b.samit’ikadınlar için de Hafsa’yı görevlendirmiştir.
17-Kur’an’ın yazdırıldğına dair deliller nelerdir?
CEVAP:1-ger şeyden önce Kur’an’ın bir ismininde “el-Kitap” olmasıonun yazıldığını göstermektedir.
2-şu ayetler kur’anîn yazıldığını ortaya koymaktadır.(abese(80)12-16(beyine(98)2-3)(Tur(52)1-3)
3-Resulallah şöyle buyurmuştur:”benden Kur’an’dan başka bir şey yazmayınız.Kim benden Kur’an’ın dışında bir şey yazmışsa onu imha etsin.
4-Hz.Ömer’in Müslüman olmaı hadisesindekız kardeşi Fatıma’ın elinde bulunan Taha süresinin baş tarafının yazılı bulunduğu sahife de Kur’an’ın yazıldığını gösteren önemli bir delildir.
5-Abdullah b.Ömer şöyle demektedir:”biz Kur’an üzerimizde iken düşman ülkesine gitmekten menedilmiştik.Bunun sebebi o yazılı metinlerin düşman eline geçme korkusu idi.”
6-Bera b.Azib şunu anlatmaktadırNisa(4)95) ayeti nazil olunca resulallah bana ”Zeyd’i çağırkalem ve mürekkep getirsin”dedi.Zeyd istenenler
18-Peygamberimiz zamanında kur’an’ın tamamını kimlerin topladığı rivayet edilmiştir?
CEVAP: Ali b.Ebi TalibSa’d b. Ubeyd b. En Numan b.amr b.ZeydEbu’d-Derda’ Uveymir b.ZeydMuaz b. CebelEbu zeyd b. SabitZeyd b. SabitÜbey b.Ka’bUbeyd b.Mu’aviye
19-Peygamberimizin yaşadığı dönemde kur’an ‘ın cilt halinde toplanmayışının nedenleri nelerdir?
CEVAP:1-Hz.Peygamber hayatta olduğu müddetçe vahiy devam ediyordu.Bu nedenle bazı ayetlerin neshedilme ihtimali vardı.
2-Ayet ve sureler nuzül tarihine göre sıralanmıyordu.Bazen daha önce bir sureyesonradan inen bazı ayetler ilave ediliyordu.
3-Vahyin tamamlanmasıyla Hz.Peygamberin vefatı arasındaki süreKur’an’ın bir cilt halinde toplanmasına yetecek kadar değildi.
20-Kur’an’ın bir cilt halinde toplanmasının en önemli nedeni nedir?
CEVAP: Yemame savaşında 70(bazılarına göre 500 veya 700) kurra sahabinin şehid edilmesi olduğu öne sürülmektedir.
21-Kur’an’ın bir cilt haline getirilmek için kurulan heyetin başkanı kimdi?
CEVAP: Zeyd b. Sabit
22-Zeyd b. Sabit’in Bu işin başına geçirilmesinin nedenleri nelerdir?
CEVAP:1-Zeyduzun süre vahiy katipliği yapan bir kişi idi.
2-Resulallah hayatta iken Kur’an’ın tamamını toplamıştı.
3-Zeyd Kur’an’ın tamamını ezberleyen ve onu en güzel şekilde okuyan sahabilerden biriydi.
4-Zeydçok zeki bir kişi idi.
5-Zeydbütün Müslümanların güvenini kazanmış bir kişiydi.
23-Hz Ebu BekirHz.Ömer ve zeyd’e kur’an için ne talimatı vermiştir?
CEVAP: “Biri size Allah’ın kitabından bir ayeti iki şahitle birlikte getirdiği zaman onu kaydedin”
24-Mushaf nedir?
CEVAP: Hz.Peygamber’in vefatından 6 ay sonra başlıyan Kur’an’ı toplama faaliyetiyaklaşık 1 yıl sürmüştür.Toplanan bu nüshaya Abdullah b. Mesud’un teklifiyle MUSHAF adı verilmiştir.
25-Kur’an’ın Mushaf haline getirilmesinden sonra Zeyd. B.Sabit onu baştan sona okumuş ve nerelerde eksiklik olduğunu fark etmiş ve kimin şahitliğinde eklemiştir?
CEVAP: Ahzab suresinin 23. ayeti ve Tevbe suresinin son 2 ayeti… ve bunları Huzeyme b.Sabit’in yanında eklemiştir.
26-Toplanan mushafın özellikleri nelerdir?
CEVAP:1-Bu nüsha en ince ilmi tespit usulleriyle toplanmıştır.
2-Bu nüshaya ancak tilaveti mensuh olmayan ayetler alınmıştır.
3-Bu nüsha yedi harfi ihtiva etmektedir.
4-Bu nüshanın doğruluğuhem ümmetin icma’i ve hem de tevatürle sabitlenmiştir.
27-Kur’an kimin döneminde çoğaltılmıştır?
CEVAP:MushafHz.Ebu Bekir’e teslim edilmiş ve vefatına kadar onun yanında kalmıştır.Onun vefatından sonra Hz.Ömer’eonun da vefatıyla Hz.Ömer’in kızı Hafsa’ya verilmiştir.Hz. Osman Mushaf’ı esas alarak Kur’an’ı çoğaltmıştır.
28-Hz. OsmanKur’an’ı çoğaltacak olan heyetehangi prensiplere göre çalışma talimatı vermiştir?
CEVAP:1-ÇoğaltmadaEbu Bekir döneminde toplanan Mushaf esas alınacaktır.
2-Çoğaltılacak nüshalaraHz Peygamber’in son arzda okumuş olduğu bir harf alınacakgeriye kalan 6 harf alınmayacaktır.
3-Bu nüshalara tilaveti neshedilmiş ayetler yazılmayacaktır.
4-Heyetteki üyeler arasında lehçe bakımından herhangi bir ihtilaf çıkarsaKureyş lehçesi tercih edilecektir.
5-Birkaç Kur’an nüshası istinsah edilerek çeşitli beldelere gönderilecektir.Bu beldelere gönderilen Kur’an nüshalarına uyan diğer nüshalar aynen kalacakuymayanlar bunlara göre tashih edilecektashihi mümkün olmayanların ise ya imhası ya da mürekkeplerinin silinmesi sağlanacaktır.
6-Sureler bugün elimizdeki Kur’an’larda olduğu şekilde tertip edilecektir.
7-Çeşitli maksatlarla kaydedilen birtakım özel not ve kayıtlar bu Mushaflara yazılmayacaktır.
29-Kur’an’ın çoğaltılması(istinsahı) kaç yıl sürmüştür?
CEVAP: hicretin 25.yılında başladığı istinsah işi 5 yılda bitmiştir.
30-Hz.Osman döneminde çoğaltılan nüshaları günümüzde nerelerde bulmak mümkün?
CEVAP: Londra’daki Indİa Office kütüphanesindeTopkapı sarayında ve Taşkent’te
31-Kur’an’ı harekeleme ve noktalama işlemini ilk başlatan kişi kimdir?
CEVAP:Ziyad b. Sümeyye
32-Kur’an’ın harekelenmesi ve noktalanması nasıl olmuştur?
CEVAP: Rivayete göre Basra valisi Ziyad b.SümeyyeEbu’l-Esved ed –Dü’eli’ye müracaat ederek ondan Kur’an’a yanlış okumaları önlemek için bazı işaretler koymasını istedi.Ziyad ona 30 kadar katip gönderdi.Ebu’l Esved ed-Dü’eli’Abdu’l-Kays’dan olan birini tercih etti.Katibe2Bir eline Mushaf’ıdiğer eline de mürekkep renginden farklı olan bir boya albir harfi fetha okuduğunu duyunca onun tam üstüne kesre okuduğumda altınaötre okuduğumda önüne veya ortasına bir noktaTenvinli okuduğumda ise iki nokta koy2 şeklinde talimat verdikten sonra Kur’an’ı yavaş yavaş okumaya başladı.O okudukça katipta noktakları koyuyordu.Noktalanması tamamlanan sayfayı katip Ebu’l-Esved ed-Düeli’ye veriyoro da bu sayfayı kontrol ettikten sonra devam ediyorlardı.
33-Resmü’l-Mushaf ne demektir?
CEVAP: “Kur’an’ın kelimelerinin ve harflerinin yazılışında Osman b. Affan’ın tasvip ve tercih ettiği imla şekil ve tarzı” buna Resm-i Osmani de denmektedir.
34-Hz.Osman döneminde Mushaf çoğaltılırken bugünkü yazım kurallarından farklı bir yazı stili kullanılmıştır.Bunlardan bazılarını sayınız.
CEVAP:1-Hazif yapılması.Yani kelimeden harf düşürülmesi demektir.
2-Fazladan harf ilave edilmesi.Mesela çoğul ya da çoğul hükmünde olan kelimelerin sonunda bulunan vavdan sonra elif ilave etmek gibi.
3-Bedel.Yani bir harfin yerine başka bir harfin yazılması.
4-Fasl ve vasl.Vaslkelimenin son harfinin onu takip eden kelimenin baş harfiyle kaynaştırılması demektir.Fasl isekelimenin son harfinin takip eden kelimenin ilk harfiyle kaynaştırılması demektir.
5-İki kırata da elverişli olacak şekilde yazma.
35-“Mushaf-ı Osmani’nin hattına muhalefet etmek haramdır” bu söz kime aittir?
CEVAP: Ahmed b. Hanbel
36-“Kur’an’ın resmindene sahabenin ve ne de başkalarının hiçbir payı yoktur.Otamamen Peygamber’den olup yevkifidr.” Diyen kimdir?
CEVAP:Abdulaziz ed-Debbağ
37-“Yazıya gelince Allah ümmet üzerine bundan hiçbirşeyi farz kılmamıştır.Çünkü vahiy katiplerine ve Mushafları yazanlaraşu yazıyı kullanacaksınbu yazıyı kullanmayacaksın diye bir emir verilmemiştir.” Diyen kimdir?
CEVAP: Bakıllani
ÜNİTE 2
KUR'AN'IN TANITIMI VE UNSURLARI
1-Kur'an kelimesinin hemzesiz ve türemiş olduğunu savunanlar kimlerdir?
CEVAP:1-Ebu Zekeriyya' Yahya b.Ziyad el-Ferra ""Kur'an lafzı"karinetün" kelimesinin çoğulu ve aynı zamanda hemzesiz olarak "el-karain" lafzından türemiştir"" görüşünü ileri sürmüştür.
2-Eş'ari ve ona tabi olanlar "" Kur'an kelimesisözlükte bir şeyi diğer bir şeye yaklaştırmak anlamına gelen karene fiilinden türemiştir"" görüşünü ileri sürmüştür.
Bu görüşler doğru değildir.
2-Kur'an kelimesinin hemzesiztürememiş ve alem-i mürtecel olduğunu savunanlar kimlerdir?
CEVAP:Şafii ve taraftarlarına göre "Kur'an lafzı hemzeli değildir;Marife yapılmış ve mürteceldir.(Arap dilinde alem-i mürtecelilk anda bir şeye isim olarak konmuşbundan sonrada başka hiç birşeyde kullanılmayan özel isimdir.)Eğer Kur'an kelimesi alem-i mürtecel olsaydı onun ya tamamen"el"takısı olmadan ya da "el" takısı ile birlikte zikredilmesi gerekirdi.
3-Kur'an kelimesinin hemzeli ve türemiş olduğunu savunanlar kimlerdir?
CEVAP:1-Ebu Ubeyde Ma'mer b. el-Müsenna ve ez-Zeccac'a göre "Kur'an lafzısözlükte toplamak anlamına gelen kara'e'den türemiş fu'lan vezninde bir kelimedir.bu görüşünde kabul edilir bir tarafı yoktur.
2-Kutrub "Kur'an lafzı çıkarıp atmak anlamına gelen kara'e'den türemiştir" görüşünü ileri sürmüştür.Bu gerekçede muteber değildir.
3-Ebu'l Hasan Ali b.Hazm el-Lihyani tarafından "Kur'an lafzı "okumak"anlamına gelen kara'e den türemişfu'lan vezninde bir kelimedir." görüşü ileri sürülmştür.bu görüş İslam alimlerinin ekseriyeti tarafından kabul edilmektedir.
4- Kur'an lafzının kökünün ibranice veya süryanice olduğunu ileri süren oryantalistler kimlerdir?
CEVAP:SchwallyWellhausen ve Horovitz
5-Kur'an lafzının kökünün ibranice beya süryanice olmadığını ispat eden deliller nelerdir?
CEVAP:1-ArapçaSüryanice ve ibraniceSami dilleri ailesindendir.Bu dil ailesinin en eskisiüstünügelişmişive zengin kelime hazinesine sahip olanı Arapça'dır.
2-Kur'an'da da belirtildiği gibiİslamiyet öncesi Araplar-bir kaç kişi dışında- ümmi bir toplum idi.Sözlü rivayet esastı;edebi ürünlerkıssalar ve haberler hafızaya dayanıp şifahi olarak naklediliyordu.Bunların yazıya geçirilmesine hicretin birinci yüzyılından itibaren başlandı.
3-Arap edebiyatı ile Arapların sosyal hayatında dinin çok az bir yeri vardı.Yani Kur'an yoktu.olmayan bir şeyi isimlendirmeonunşu veya bu dilinşu veya bu kelimesinden türedidemek ise mümkün değildir.
6-Kur’an’ın terim anlamı nedir?
CEVAP:Kur’anHz.Peygambere vahiyle indirilmiştevatürle nakledilmişMushaflarda yazılmıştilavetiyle ibadet edilenbir suresinin –dahi olsa- meydana getirilmesi için meydan okuyanFatiha suresiyle başlayıp Nas suresiyle sona erenAllah’ın kelamıdır.
7-Mekke döneminde inen ayet ve surelerde yer alan konular nelerdir?
CEVAP:şirk ve putperestliğe karşı mucadele konuları yer alır.
8-Medeni olan ayet ve surelerde yer alan konular nelerdir?
CEVAP: Çoğunda münafıklar hakkında bilgi veren kısımlar vardır.Ehli kitabın batıl inançları ve yanlış davranışlarını anlatan olaylartarihi konular ve olaylar anlatılır.Müslümanların yaptıkları savaşlara ve savaş hükümlerine geniş yer verilmiştir.
9-Peygamberimizin Kur’an hakkında söylediği sözlerden bazılarını söyleyiniz.
CEVAP: “Ondan sizden öncekilerin ve sizden sonrakilerin haberleri vardır”
“Aranızdaki meselelerin çözümü ondadır”
“O doğru le yanlışı birbirinden ayırandır”
“O incelikleri ve nükteleri bitmek bilmeyen bir hazinedir”
10-Hz. Osman dönemin de yazılan Kur’an’a ne ad verilmiştir?
CEVAP:İmam
11-Fezailu’l-Kur’an nedir?
CEVAP: Kur’an’ın tamamını veya bazı sure ve ayetlerini öğrenip okuyanöğretendinleyenezberleyenhükümlerine göre amel edenlerin kazanacakları sevaplarıbazı sure yahut ayetleri şifalı olduğunu bildiren hadisleri içeren literatür için kullanılan bir tabirdir.
12-Kur’an’ın fazileti hakkında yazılan ilk eser kim tarafından yazıldığı ileri sürülmektedir?
CEVAP: İmam Şafii’nin Menafi’l-Kur’an
13-Ayet kelimesinin sözlük tanımı nedir?
CEVAP:İzaçık işaretburhanemare ibretnişaneşaşırtıcı iş ve mucize manasına gelmektedir.
14-Ayetlerin tertibi nasıl olmuştur?
CEVAP:Nazil olan bütün ayetlerbizzat Hz.Peygamber’in göstermiş olduğu yerlere yazdırılmışlardır.Dolayısı ile ayetlerin tertibi tevkifidiryani vahye dayanmaktadır.
15-Kur’an’ın en uzun ayeti hangisidir?
CEVAP:Müdayene ayeti denilen Bakara suresinin 282.ayetidir.
16-En son indiğine dair ittifak sağlanan ayet hangisidir?
CEVAP: Bakara 2/281(bu ayetin inişinden 9gün sonra Hz.Muhammed vefat etmiştir.)
17-Besmele nedir? Ayet olup olmadığındaki görüşleri açıklayınız.
CEVAP: BesmeleYüce yaratıcınınen kapsamlı ismi olan”Allah” adınırahmet ve merhametinin genişliğini ve sonsuzluğunu ifade eden “rahman ve rahim” sıfatlarını bir arada toplayan veciz bir ibaredir.
Neml suresinin 30. ayetinde geçmesi nedeniyle besmelenin Kur’an’ın bir ayeti olduğunda bir ihtilaf yokur.Fatiha ile diğer surelerin başındaki besmelelerin bir ayet olup olmadığı ise ihtilaflıdır.
-Hanefilere göresurelerin başında bulunan besmeleler bulunduğu süreden ayrı olarak başlı başına birer ayettir.
-İmam Şafii ye göre besmeleFatiha’nın başından bir ayettir.Ayrıca diğer surelerin başında bulunan besmelelerin de o süreden bir ayet olduğu şeklinde İmam Şafii’den rivayet vardır.
-İmam Malik’e göre sure başlarındaki besmeleler Kur’an’dan değildir.bunlarsureleri birbirinden ayırmak ve teberrük için yazılmışlardır.
18-Tevbe suresinin başında besmele olmamasının nedeni nedir?
CEVAP:Besmelenin güven ve rahmet içermesibu sure ise savaşı emretmesi nedeniyledir.
19-Secde nin sözlük anlamı nedir?
CEVAP:aşırı saygı göstermektevazuyla eğilmek ve alnı yere koymak manalarına gelmektedir.
20-Tilavet secdesi nedir?hükmü nedir?
CEVAP:Okunması veya dinlenmesi halinde secde edilmesi gereken ayetlere secde ayetibu sebeple yapılan secdeyede tilavet secdesi denir.Hanefilere göre vaciptir.
21-Kur'anda kaç secde ayeti vardır?
CEVAP:14 secde ayeti vardır.
22-Surenin sözlük ve terim anlamı nedir?
CEVAP:Sure sözlükteyüksek rütbemevkişerefyüksek binasur gibi manalara gelir. Terim olarak sure "ayetlerden -en az üç ayetten- meydana gelenbaşı ve sonu bulunan müstakil Kur'an parçası" demektir.
23-Kur'an da kaç sure vardır?En kısa sure ve en uzun sure hangisidir?
CEVAP:114 sure vardır.en uzunu 286 ayeti olan Bakara suresien kısası ise 3 ayetten oluşan Kevser suresidir.
24-Surelerin tertibi nasıl olmuştur?
CEVAP:Bu konuda 3 görüş vardır?
1-Surelerin tamamının tertibi Hz.Peygamber'e dayanmaktadır.(tevkifi)
2-Sahabenin ictihadi ile olmuştur.
3-Bir kısmının Hz.Peygamber'in bildirmesiyle bir kısmının da sahabinin ictihadi ile olmuştur.
25-Kur'an ' da sureleruzunluk ve kısalıklarına göre nasıl tasnif edilmiştir?Açıklayınız.
CEVAP:1-Es-Sebu't-tuvel:En uzun 7 sure demektir.Bunlar BakaraAl-iİmranNisaMaideEn'amA'rafEnfal-Tevbe
2-El-Mi'un: Birinci gruptan sonra gelen ve ayet adedi yüz civarında olan surelerdir.
3-El-Mesani:Ayet Adedi yüzden az olan surelerdir.
4-El-Mufassal:Mushafın son bölümü olupKaf suresinin başından Nas suresinin sonuna kadar olan sureleri içine almaktadır.
26-Surelerin isimlendirilmesi nasıl olmuştur?
CEVAP:İlk kelimelerinden(lem yekün gibi)Başlarındaki huruf-ı mukatta'a dan(Yasin gibi)Kıssasını ihtiva ettikleri şahsiyetlerden(Nuh gibi) veya topluluklardan (Münafikun gibi) ya da konularının birinden almışlardır.Bazen bir surenin birden fazla ismide bulunmaktadır.(Fatiha suresinin 20 den fazla ismi vardır).Bazen de birden fazla sureye bir isim verilmiştir.
27-Surelerin Mekki ve Medeni oluşları hakkında hangi görüşler vardır?
CEVAP:Üç görüş vardır.
1-Vahyin indiği mekan dikkate alınarak yapılan taksim.
2-Muhattaplar dikkate alınarak yapılan taksim.
3-Zaman dikkate alınarak yapılan taksim.Buna göreHicretten önce inen ayet ve surelere Mekkisonra inen ayet ve surelere de Medeni denir.İşte doğru olan görüş budur.
28-Mekki surelerin özellikleri nelerdir?
CEVAP:a)içinde peygamberlerin ve geçmiş milletlerin kıssaları anlatılan şirke ve putperestliğe karşı mücadele vardır.
b)Tek Allah inancınübüvvet ve ahirete iman esasları veciz ifadelerle anlatılır.
c)İyi ahlaka sarılmaya ve istikamete teşvik ederler.
d)Ayet ve sureler kısaifadeler hararetli ve vurguludur.
e)Kasemlere fazla yer verilmiştir.
f)Ruhani cezbeler ve tatlı musiki ahenkler vardır.
29-Medeni surelerin özellikleri nelerdir?
CEVAP:a)Ankebut suresi hariçmunafıklardan bahsedilen
b)Cihada izin veren vecihad hükümlerini beyan eden
c)Hudud ve miras paylaşımından bahseden
d)İbadat ve muamelat konuları tafsilatlı olarak yer alan
e)Ehl-i kitabın batıl inançları ve yanlış davranışları anlatıp onları İslam'a davet eden surelerin hepsi Medenidir.
30-Yedi Harf le ilgili görüşlerin bazılarını söyleyiniz.
CEVAP: ihtilaflı bir meseledir.Konuya dair kırk civarda görüş vardır.Bunların belli başlıları şunlardır:
1-Yedi harften maksatArap kabilelerinden meşhur olan yedisinin lehçesidir.
2-Meşhur yedi imamın kıraatıdır.
3-Aynı manaya gelen çeşitli lafızlardır.
4-Yedi vecihtir.Bu görüşü savunanlar çoktur.
31-Kıraat nedir?konusu ve gayesi nedir?
cEVAP:Kur'an'ın kelimelerinin eda keyfiyetlerini ve ihtilaflarını nakledenlerine isnat ederek bilmektir.Konusu:Telaffuzlarındaki ihtilaf ve edalarındaki keyfiyet bakımından Kur'an'ın kelimeleridir.Gayesi:Mütevatir kıraatların zabt melekesini elde etmektir.
32-Kıraatların sahih olması için 3 şart vardır.bunlar nelerdir?
CEVAP:1-Kıraatsahih ve muttasıl bir senedle Hz.Peygambere ulaşmalı.
2-Takdiren ve ihtimalen de olsa Hz.Osman döneminde çoğaltılan nüshalardan birinin hattına uymalı.
3-Bir vecihle de olsa Arap dilinin kaidelerine uygun olmalı.
33-Senetleri bakımından kıraatların çeşitleri nelerdir?
CEVAP:1-Mütevatir kıraatır
2-Meşhur kıraat
3-Ahad kıraat
4-Şaz kıraat
5-Mevzu(uydurma) kıraat
AhadŞaz ve mevzu kıraatlar ile Kur'an okumak caiz değildir.
34-Mütevatir kıraat nedir?
CEVAP:Yalan üzere ittifak etmeleri aklen mümkün olmayan bir topluluğun diğer bir topluluktan rivayet ettiği kıraata denir.(en önemlisi ve derecesi yüksek olanıdır)
35-Kıraatların bugünkü durumları nasıldır?
CEVAP: Asım kıraatı: Bugün Müslümanların ekseriyeti Kur'an'ıAsım Kıraatının Hafs rivayetine göre okumaktadırlar.
Nafi kıraatı:Mısır hariçiKuzey Afrika'da yaşayan Müslümanlar.Nafi kıraatının Verş rivayetine göre Kur'an'ı okurlar.
Ebu Amr'ın kıraatı:Sadece sudan'ın bir kısmında okunmaktadır.
36-Vakıf ve ibtida nedir?
CEVAP: VAKIF:"Kelime üzerindekıraata tekrar başlamak niyetiyleadet olduğu şekildenefes alacak kadar bir zaman sesi kesmekten"ibarettir.
İBTİDA:"ilk defa okumaya başlamaya veya vakıftan sonra kıraata devam etmek için tekrar başlamaya" denir.
Kur'an'ın manasının iyi anlaşılması için bu iki hususa uyulması gerekir.
37-Vakfın kısımları nelerdir?
CEVAP:1-Tam vakıf(vakf-ı tam):KEndisinden sonrası ile lafız ve mana yönünden alakası bulunmayan bir kelime üzerinde yapılan vakfa denir.
2-Kafi vakıf(Vakf-ı kafi):Kelamlafız ve mana yönünden tamamlanmakla beraberyinede kendinden sonrası ile anlam bakımından bir alakası varsa bu tür yerlerde yapılan vakfa denir.
3-Hasen vakıf(vakf-ı hasen):Kelamlafız ve mana bakımından tamamlanmakla beraberYinede onun kendisinden öncesi veya sonrası ile lafız yönünden bir ilgisi varsa bu vakfa denir.
4-Kabih vakıf(Vakf-ı kabih):Kelamilafız ve mana yönünden tamamlanmadan ve kendisinden sonraki lafız ile her iki cihetten şiddetli alakası bulunan yerde yapılan vakfa denir.
38-İbtidanın kuralları nelerdir?
CEVAP:1-Vakf-ı tam ve vakf-ı kafi olan yerlerde durduktan sonra peşinden gelen kelimeden başlamak uygundur.
2-Vakf-ı hasenayet sonunda ise takip eden ayetin başından okunarak devam edilireğer ayet ortasında yapılmışsamananın bütünlüğünü sağlamak şartıyla o kelimeden veya daha geriden alınarak başlanır.
39-Kur'an'ı Ker'im okuyuş şekilleri nasıldır?
CEVAP:1-Tahkik:Kıraat ilminde tahkik her bir harfin hakkını tam vermekmedlerini yeterince uzatmakharekeleri birbirinden ayırmakşeddeleri tam yapmak ve gunnelerin hakkını vermek gibi tecvid kurallarını yerine getirmedeokuyuş hassasiyetinin en son imkanını kullanarak Kur'an'ı okuma tarzıdır.Buna yakın bir de "tertil" tarzı vardır ki Kur'an'ıacele etmedendura duraanlaya anlaya okumaya denir.
2-Hadr:Kur'an'ı tecvid kaidelerine uyarak hızlı bir şekilde okumaya denir.
3-Tedvir:Tahkik ile hadr arasında bir okuyuş tarzıdır.TEFSİR TARİHİ VE USULÜ ÜNİTE -2 ÖZETGiriş: Kur’an İslam dinin en temel kaynağıdır.
Kur’an-ın Tanıtımı
Kur’an Kelimesinin Etimolojisiİslam alimlerinin görüşleri“Kur’an kelmesinin hemzesiz ve türemiş olduğunu savunanlar” 1. Kur’an lafzı “karinetün” kelmesinin coğulu ve aynı zamanda hemzesiz olan el kerin lafzından türemiştir.(Görüşü ileri sürenler Ebu Zekeriy’ya Yahya b Ziyad el – ferra )2. Bir şeyi diğerine yaklaştırmak anlamına gelen “karene “filinden türemiştir.(Eş ‘ari ve ona tabi olanlar)
“Kur’an” kelimesinin hemzesiz türememiş ve alem –i mürtecel olduğunu savunanlar”Safi ve taraftarlarının görüşüdür.Kur’an ‘da toplam 70 defa gecen Kur’an lafsı 50 yerde el takısı ile birlikte 20 yerde el takısı olmadan zikredilmiştir.
“Kur’an kelmesinin hemzeli ve türemiş olduğunu savunanlar”1. Sözlükte toplamak anlamına gelen “kara’e ‘den türemiş fu’lan vezninde bir kelimedir.(Ebu Ubeyde Ma’mer b. El- Müsenna ve ez – Zeccac)2. Çıkarıp atmak anlamına gelen “kara’e ‘den türemiştir.(Kutrup)3. “okumak”anlamına gelen “kara’e ‘den türemiş fu’lan vezninde bir kelimedir.(Ebu’l –Hasan Ali b. Hazm el – Lihyani)Bu görüş islam alimlerinin coğu tarafından kabul edilmektedir.Ayrıca “Kur’an –ın kendiside bu görüşü desteklemektedir.”İkra”lafzı Kur’an –ın ilk inen kelimesidir.
Müşriklerin “Kur’an “köküne dair görüşleri:Müşrikler “Kur-an lafzını “ Süryanice veya İbranice keryani kelimelerden almıştır demişler.Müşriklerin calışmaları Kur-an –ın orijinal bir kitap olmadığını ve dolayısıyla kendi kitaplarından devşirildiğini kanıtlamaya çalışan asılsız iddalar ortaya koymaktadırlar.Sonuç olarak “Kur-an “ lafzı İslamiyet /Kur’an ile beraber gelmiş “okumak “anlamındaki kara’e den türemiş fu’lan vezninde Arapca kökenli bir kelimedir.Bunun dışındaki görüşler yanlıştır.Kur’an – ın çeşitli isimleri olduğu bilinmektededir.(55 tane )
Kur’an - ın Terim Anlamı:”Kur’an Hz.Muhammed (s.a.v)’e vahiyle indirilmiştevatürle nakledilmişMushaflarda yazılmış tilavetiyle ibadet edilen bir süresinin – dahi olsa – meydana getirilmesi icin meydan okuyan Fatiha suresi ile başlayıp Nas suresiyle sona eren Allah’ın kelamıdır.
Kur’an – ın Hedefi:Kur’an tüm insanlığı hidayete getirmek amacıyla nazil olmuş evrensel bir ilahi kitaptır.İnsanlığı huzura mutluluğa ulaştıracak yoldur.Onun dışındaki yollar insanlığı huzura ve mutluluğa sevk edecek seviyede değildir.Kur’an – ın Muhtevası: Kur’an ‘ın muhtevasını n tespiti biraz zordur.Mekki ve Medeni ayet ve surelerin özellikleri ile bağlantılıdır.Mekki ayet ve surelerde Allah’ın birliği kudreti lutufkarlığıahret günü dirilme gibi uhrevi konular yanında müşriklerle girişilen mücadeleler ve onların anlamsızlığı gibi konulara vurgu edilmektedir.Medeni sure ve ayetlerde Mekki sure ve ayetlerde ihtiva edilin konuların yanı sıra ibadet ve muamelat konuları ağırlık kazanmıştır.Medeni surelerin coğunda münafıklar hakkında bilgi veren kısımlar vardır.Ayrıca Müslümanların yaptıkları savaslara ve savaş hükümlerine geniş yer verilmiştir.
Kur’an – ın Kitab-ı Mukaddes’le Mukayesesi:Kur’an Tevrat Zebur ve İncil’i kuşatıcı bir mahiyet arz etmekte ve önceki peygamberlere inanmayıda şart koşmaktadır.Yahudilik ve İslam dini kutsal kitap’a öncelik tanımıştır.Hristiyanlık ise Hz.İsa üzerine temellendirilmiştir.Kur’an ile diğer kutsal kitaplar arasında vahyedilme kayda geçirme günümüze gelme uslup ve muhteva acısından önemli farklılıklar vardır.Kur’an – ın korunması ve diğer kutsal kitapların korunması bakımından da bir takım değişiklikler mevcuttur.Diğer dinlerin kitapları orjinalliğini yitirmiş olmasına rağmen Kur’an – Kerim ‘de olan bazı konularla benzerlik göstermektedir.
Kur’an – ın Faziletleri (Fezailul – Kur’an ):Kur’an – ın tamamını veya bazı sure yada ayetlerini öğrenip okuyanöğretendinleyenezberleyenhükümlerine göre amel edenlerin kazanacakları sevapları bazı sure yahut ayetlerin şifalı olduğunu bildiren hadisleri iceren literatür için kullanılan bir tabirdir.İmam Şafi’nin “ Menafi’l Kur’an “ adındaki kitabının bu konuda yazılan ilk eser olduğu ileri sürülmektedir.Fezailu ’l Kur’ an ‘ la ilgili hadisler incelendiğinde 3 kısma ayrıldığı görülür.Bunlar:1. Kur’an – ın bütünün fezaletine dair hadisler.2. Kur’an – ın surelerinin fezaletine dair hadisler.3. Kur’an – ın ayetlerinin fezaletine dair hadisler.
Kur’an – ın Unsurları:Ayet:Sözlükte ; iz acık işaretburhan emare ibret şaşırtıcı iş ve mucize manasına gelmektedir.Terim olarak ise Kur’an – ın herhangi bir suresinde bir veya birkaç kelime yada cümleden meydana gelen ve başından ve sonundan ayrılmış olan bölümlere denir.Çoğulu ay veya ayat’tır.Ayetlerin Tertibi : Ayetlerin tertibi tevkidir yani vahye dayanmaktadır.Ayetlerin Sayısı: Ayetlerin sayısında farklı rivayetler bulunmaktadır.Ayet sayılarının farklılıkları Kur’an ‘ da eksilik veya fazlalık olduğunu göstermez.En uzun ayet müdaniye ayeti denilen Bakara Suresi’nin 282. Ayettidir.Bu konuda ihtilaf yoktur.Kısa ayeti ise ihtilaflıdır.Bu konudazikredilenler : Müdham****nVel – fecr Yasin vel asr ve’d- duhamüddesir rahman ve Yasin.
İlk ve Son Nazile Olan Ayetler:İlk inen ayetler Alak suresinin ilk beş ayetidir.Fetret devrinden sonra Müddesir suresinin baş kısmı nazil olmuştur.Son ayet hakkında ise görüş ayrılığı vardır.Besmele: Tevbe suresinin dışında bütün surelerin başında besmele vardır.Nelm suresinin 30. Ayetinde gecmesi nedeniyle Kur’an – ın bir ayeti olduğunda ihtilaf yoktur.Ama diğerlerinde mezhep imamlarına göre bir takım ihtilaflar vardır.
Secde Ayetleri:Secde ayetleri Kur’an ‘da 14 tanedir.Secde ayeti okunduğunda “tilavet secdesi” yapılmalıdır.Tilavet secdesi hanifilere göre vaciptir.
Sure: Sözlükte yüksek rütbe mevkişerefyüksek binasur gibi manalara gelir.Çoğulu”suver”dir.Terim olarak “ayetlerden en az 3 ayetten meydana gelen başı ve sonu bulunan müstaki Kur’an parcası” demektir.114 sure vardır.Ubey b.Kab’a göre 87 ‘si Mekki 27’si ise Meddenidir.En uzun süre 286 ayeti olan Bakara süresi en kısası ise “Kevser Suresidir”. Kur’an – ın surelere ayrılması tevkifidiryani vahye dayanır.
Surelerin Tertibi:Surelerin terkibinde farklı görüşler mevcuttur.
Surelerin Tasnifi:Es- Sebu’t tuvel: En uzun 7 sure demektir.El – Mi’un:Birinci gruptan sonra gelen ve ayet adedi yüz civarında olan surelerdir.El – Mesani: Ayet adedi 100’den az olan surelerdır.(Azhap suresinin basından Kaf suresine kadar)El – Mufassal: Mushafın son bölümü olup Kaf suresinin başından Nas suresinin sonu.
Mekki ve Medeni Sureler:1. Vahyin indiği mekan dikkate alınarak yapılan taksim Mekke’de inenler Mekki Medine’ de inenler Medeni şeklinde.2. Muhataplar dikkate alıarak yapılan taksim.Mekke’lilere hitap eden ayetler Mekki Medine’dekilere hitap eden ayetler Medeni şeklinde.3. Zaman dikkate alınarak yapılan taksim.Hicretten önce inen ayetler ve sureler Mekki sonra inen ayet ve surelere ise Medeni denir.Bu görüş genel olarak doğru bütün ayet ve sureleri içine alacak şekilde olduğundan doğru kabul edilen görüştür.
Mekki Surelerin Özellikleri:1. İçinde “kella” lafzı olan.2. Secde ayeti ihtiva eden.3. Bakara suresi haric icinde Adem ve İblis kıssası yer alan.4. Bakara ve Al-i İmran suresi hariç başında “huruf-ı mukkatta” bulunan.5. Bakara suresi haric geçmiş kıssaları anlatan.6. Ey insanlar ibaresinin bulunması.Medeni Surelerin Özellikleri:1. Ankebut suresi hariç munafıklardan bahsedilen.2. Cihada izin veren ve hükümlerini beyan eden.3. Hudud ve miras paylaşımından bahseden.4. Ey iman edenler ibaresinin fazla bulunmaması.5. İbadet ve muamelat konuları.6. Ehl-i kitabın batıl inançlarını ve yanlış davranışların anlatıp islam’a davet edenler.
Kur’an – ın OkunmasıYedi Harf:”el –ehrufu’s- seb’a” iki kelimeden meydana gelmiştir.”Ehruf” sözlükte bir şeyin uçu ve kenarı sivri ve keskin yerivecihuslupkırat ve lugat anlamlarına gelen “ harf” kelimesinin coğuludur.Yedi anlamına gelen “Seb’a” kelimesinin manası hakkında görüş ayrılığı vardır.Yedi harf ile ilgili bir cok hadis bulunmaktadır.(Ubey b. Ka’b rivayeti mesela sayfa 45 bakın.)Bu konu ihtilaflı bir konudur.Konuya dair 40 kadar rivayet vardır.
Kıraat İlmi : Kur’an-ın kelimlerinin eda keyfiyetlerini ve ihtilaflarını nakledenlerine isnat ederek bilmektir.Gayesi: Mütevatir kıratların zabt melekesini elde etmektir.
Sahih Kıraatın Şartları:1. Kıraat sahih ve muttasıl bir sendle Hz. Peygamber’e (s.a.v) ulaşmalı.2. Takdiren ve ilmende olsa Hz. Osman döneminde çoğaltılan nüshalardan birinin hattına uymalı.3. Bir vecihlede olsa Arap dilinin kaidelerine uygun olmalı.Senetleri Bakımından Kıraat Çeşitleri:1. Mütevatir Kıraat2. Meşhur Kıraat3. Ahad Kıraat4. Şaz Kıraat : (Senedi sahih olmayan kıraat )5. Mevzu (Uydurma ) Kıraat
Kıraatların Bugünkü Durumu• Asım Kıraatı:Çoğunluk Kur’an – ı Asım Kıraatının Hafs riayavetine göre okumaktadır.• Nafi Kıraatı:Mısır hariç kuzey frika’da yaşayan Müslümanlar Kur’an-ı Nafi kıratının Verş riyavetine göre okumaktadırlar.• Ebu Amr’ın Kıraatı:Sadece Sudan’ın bir kısmı.Vakıf ve İbtida:”Kelime üzerinde kırata tekrar başlamak niyetiyleadet olduğu şekilde nefes alacak kadar bir zaman sesi kesmekten “ibarettir.İbtida “ilk defa okumaya başlamaya veya vakiftan sonra kırata devam etmek için tekrar başlamaya” denir.
Vakfın Kısımları:1. Tam Vakıf (Vakf-ı tam Vakf-ı lazım vakf-ı vacip) : Kendisinden sonrası ile mana yönünden alakası bulunmayan bir kelime üzerinde yapılan vakfa tam vakıf denir.2. Kafi Vakıf(Vakf-ı Kafi):Kelam lafız ve mana yönünden tamamlanmakla beraber yine kendinden sonrası ile anlam bakımından bir alakası varsa bu tür yerlerde yapılan vakfa denir.3. Hasen Vakıf(Vakf-ı Hasen ):Vakf-ı hasen ayetin başında veya ortasında olabilir.4. Kabih Vakıf(Vakf-ı Kabih):Vakf-ı kabihdekelam tamamlanmadığı için okunandan bir mana anlşılmaz.
Kur’an okurken durulması gereken yerlere bir takım harfler konmustur.1. Mim :Mutlaka durmak gerekir.Geçilirse mana bozulur.2. TI Vakf-ı mutlak)Cim (Vakf-ı caiz)Kıf (dur):Bunlarda durmak evladırgecmek caizdir.Ceçilirse geriden başlanmaz.3. Ze(Vakf-ı mücevvez)Sad (Vakf-ı murahhas)Kaf ve sili :Bu işaretlerde geçmek güzel durmak ise caizdir.4. Laurma5. Ayn:Bir konunun veya kıssanın bittiğini ve başka bir konu ve kıssanın başladığını gösterir.6. İki grup üç nokta (Vakf-ı muaneka / Vakf-ı murakabe)7. Kef8. Sin :Sekte:
İbtidanın Kuralları : Sayfa 50 yi gözden geçirin.
Kur’an- Kerim’in Okuyuş Şekilleri:Kıraat alimlerine göre Kur’an 3 şekilde okuna bilmektedir.1. Tahkik: Kur’an okumada bütün unsurları ile tam hakkını verecek ve okuyuş hassasiyetinde en son imkanı kullanarak Kur’an okuma tarzıdır.“Tertil”: Kur’an dura dura acele etmeden anlaya anlaya okumaya denir2. Hadr:Tecvidli hızlı okuma.
TEFSİR TARİHİ VE USULÜ ÜNİTE 3 ÖZETİ
3. ÜNİTE TEFSİRİN TANIMI VE NİTELİĞİ
KAVRAMSAL ÇEVRE
TEFSİR
*tefsir kelimesi,fesera veya sefera kökünden gelen tefilün vezninden mastardır
*her iki kök fiilin sözlük anlamı; keşfetmek, ortaya çıkarmak, üzerindeki örtüyü açmak, beyan etmek, açıklamak, anlaşılır hale getirmek gibi manalara gelir
*emin el huliye göre sefera kelimesi maddi bir keşif ve açıklama
*fesera sözcüğü ise manevi keşif ve beyandır
*buna göre emin el huliye göre tefsir lafzı fesera kökünden türemiştir
*tefsir terim olarak; kuran ayetlerini arap dili ve edebiyatı açısından tahlile tabi tutup kastedilen manayı tespit etmektir
* tefsirin, hz. peygamber ve ashaptan intikal eden sahih rivayetlere dayalı açıklamalardan ibaret olduğu söylenebilir
Te'vil
*te'vilin sözlük anlamı; aslına dönmek anlamına gelen evele kökünden tefilün vezninden mastar olup, döndürmek ve herhangi bir şeyi varacağı yere vardırmak demektir
*te'vil kelimesi kur'anda farklı anlamlara gelir bunlar;
1-tefsir (ali imran 7)2-sebep (kehf 70)3-sonuç (nisa 59)4-rüya tabiri (yusuf 100)
*terim olarak te'vil, ayetin lafzi tahlilinden sonra ortaya çıkan manasını, makul ve kuvvetli delillerle desteklenmiş olmak şartıyla muhtemel manalarından bağlamına en uygun olan çevirme faaliyetidir
*te'vil mana çerçevesi içinde yapılan faaliyetten ibarettir
*tefsir, tek anlama gelebilen
*te'vil ise birden fazla manayı da içeren kelime ya da cümleler için söz konusudur
*imam maturidiye göre te'vil bir noktanın varacağı nihai noktayı açıklamak demektir
*tefsir kesinliğe delalet eder
*te'viller kesin değil zanni bir bilgi anlamına gelmektedir
te'vilin şartları
*islam bilginlerine çoğunluğuna göre ayetlerden hüküm çıkarmada esas olan te'vile gitmemektir
*mesela birden fazla anlama gelen müteşabih nassların açıklığa kavuşturulması için te'vil kaçınılmaz olur
*bunun için te'vilde şu şartların olması gerekir
1-te'vile esas olan mananın, mecaz yoluyla da olsa lafzın kendisine delalet ettiği manalardan olması lazımdır
2-te'vilin anlam yönüyle açık bir ayete ters düşmemesi gerekir
3-lafzın zahiri anlamının dışında başka bir mananın verilmesine imkan tanıyan dini bir delile dayanması zorunludur
Te'vilin Çeşitleri
1-beyani te'vil: *bu yöntem kelamcıların, fakihlerin, müfessir ve dilcileirn kulandığı bir yorum yöntemidir
*beyan te'vil; arap dilinin kuralları dahilinde hareket ederek kurandan anlamlar üretmektir
*beyani te'vil, bir içtihad veya içtihadi etkinlik demektir
*beyani te'vil kısaca kurani nassların anlamlarını subjektif bir tercihle ortaya çıkarmaktır
*beyani te'vil dogmatik bir içeriğe sahip olmayıp herzaman eleştiriye yani kabu ve redde açıktır
*çünkü sübektif tercihe(içtihad) konu olan bilgiler zan ifade etmektedir
*zanla ifade edilmeyeceğine göre beyani te'vil her zaman ve zeminde sorgulanabilir demektir
*bu te'vil kuran ve sahih sünnetler eaykırı değildir
*ama her zaman tenkit, hatta reddetme imkanı vardır
2-Burhani Te'vil
*en meşhur kuramcısı ibn rüşd'dür
*bu te'vili ibn rüşdün anlayışı istikametinde tanımlamak gerekir
*ibn rüşdün tanımladığı burhani te'vil yöntemi; nassların aklın ve dilin örfi kullanımı çerçevesinde kalarak yorumlamayı esas almaktır
*bu nedenle beyani te'vile benzemektedir
*burhani te'vil hata ve yanılgıya açık olması sebebiyle zanni bilgi içeren içtihadi bir mahiyet arzetmektedir
*filozof ibn rüşd faslu'l makal adlı eserinde burhani te'vili, nassları bütünsellik içinde ele alarak, zahiri manalarına uygun düşecek şekilde yorumlamaktadır
*çünkü ona göre akli bilgiyle vahiy yoluyla elde edilen bilgi birbirine ters değil uyum içindedir
3-İrfani Te'vil:
*bu te'vil tarzı tasavvuf erbabının kalbine sezgi, keşf ve ilham yoluyla doğan bir bilgi türüdür
*bu da onların tedebbür, teemmül, tefekkürve tezekkür gibi kavramlarla ifade edilen manevi tecrübedir
*yani mutasavvıflar kuran okuyarak onun derin anlamları üzerinde düşünceye dalmak(tedebbür)
*dış dünyanın angajmanlarından(bağlantılar)olabildiğince sıyrılarak
*ilahi ve ezeli hakikatler üzerine yoğun biçimde kafa yormak(teemmül)
*eşyanın yaratılışı hikmeti üzerine düşünmek (tefekkür) surretiyle irfani te'vile varılır
*irfani te'vilin dayanağı olan sezgi, keşf ve ilham tamamen öznel(subjektif)dir
*bu nedenle başkalarına iletilemez ve aktarılamaz
Tefsir İle Te'vil Arasındaki Farklar
1-tefsir tevkifi/ilahi beyanlara, te'vil bireysel ictihadlara dayalıdır
2-tefsir lafzın gerçek anlamını ve konusunu beyan ederken, te'vil lafızlarda kastedilen anlamları ortaya koyar
3-tefsirde tek bir anlam, te'vilde ise birden çok anlam söz konusudur
4-tefisr hakikat yoluyla lafızların zahiri manalarını, te'vil ise onların içsel anlamlarını ortaya çıkarmaktadır
5-te'vil ekseriya semavi kitaplarda kullanılır, tefsir ise bu kitpalarda kullanıldığı gibi bunların dışındaki kitaplarda da kullanılmaktadır
*ne kadar te'vil ile tefsir arasında farklılıklar söylenmişsede günümüzde te'vil yerine de tefsir kavramı kullanılmaktadır
Tercüme
*kök itibariyle, dört harfli (rubai) terceme veya üç harfli (sülasi) receme fiilinden türemiştir
*tercüme kelimesi sözlükte; bir kelamı bir dilden başka bir dile çevirmek,
*bir sözü diğer bir dilde tefsir ve beyan etmek,
*bir lafzı kendisinin yerini tutacak başka bir lafızla değiştirmek gibi manalara gelir
*tercüme terim olarak; bir sözün manasını diğer bir lisanda dengi bir tabirle aynen ifade etmek demektir
*tercüman; bir sözü şifahen bir dilden başka bir dile çevirendir
*mütercim; herhangi bir dilde yazılmış bir metni yazılı olarak başka dile çeviren kimsedir
*mütercem ise arapçada ismi meful olduğu için tercüme edilmiş, bir dilden diğer dile çevrilmiş şey anlamına gelmektedir
*tercüme ayrıca bir sözü söylendiği ya da tercüme edildiği dilde tefsir etmek anlamına gelir
*abdullah bi abbas için tercümanu'l kuran tabirinin kullanılamsı bu sebebe dayanır
Tercüme Çeşitleri
1-lafzı tercüme; ile tercüme edilecek metindeki her kelimenin birer birer ele alınıp onun yerine geçebilecek diğer dildeki lafızların gözden geçirilerek yerine konulması şeklinde yapılan bir tercümedir
*bu tercüme asıl metnin anlamını zor aksettirmektedir
*onun için bu tercüme kuranı kerimde kullanımı son derece güç hatta imkansız görülen tercümedir
2-Tefsiri Tercüme; asıl dildeki kelimelerin tertibine ve nazmına bağlı kalmaksızın herhangi bir sözün anlamını bazı şerh ve izahlarla başka bir dile nakletmekten ibarettir
*bu tercümede önemli olan metindeki gaye ve maksatların güzel bir şekilde ifade edilebilmesidir
*tefsiri tercümede lafzı tercüme gibi nazmında ve tertibinde asla benzeme şartı yoktur
*bu özelliği sebebiyle günümüzde tercümelerde tefsiri tercüme yapılmaktadır
*kuranın hakkıyla tercümesinin yapılamayışının sebepleri şunlardır;
1-kuranın fesahatı,belagatı, üslubu bakımından olan icazı onun nazmı vasıtasıyla tecelli edilir tercüme ile bu nazım ortadan kalkınca kuranın icazından söz etmek mümkün olmayacaktır
2-kuranın nazmı onun çeşitli kıraatlarla okunmasına imkan sağlar kuranın tercümesi ise kıraat vecihlerine dolasıyla ortaya koyduğu nüktelere imkan vermemektir
3-arapçaya mahsus birtakım edatlar vardır halbuki bu edatlar çoğu dillerde bulunmamaktadır
4-kuranı kerimin mevcut nazmı, onun çeşitli şekillerde irab edilmesine (tahlil yapılmasına) imkan vermektedir tercümeyle bu durum ortadan kalkmaktadır
5-kuranda müteşabih ayetlerde bulunmaktadır bunların arpaça şekliyle anlaşılması zordur bu durumda ayetlerin tercümesini yapmanın daha da zor olduğu çok açıktır
Tefsir İle Tercüme Arasındaki Farklar
1-tercüme aslın yerine geçer ve artık asla ihtiyaç duyulmaztefsir ise aslın aynısı olmayıp açıklamasıdır
2-tercümede istidrat(daha fazla izah ve açıklama) mümkün değildirtefsirde ise istidrat yapmak caizdir
3-tercüme örf yönünden aslın bütün mana ve maksatlarına uygunluk manası taşırtefsir ise aslın bütün mana ve maksatlarına uygn olma manasını ihtiva etmez
4-tercüme söz konusu anlamları kastdettiğine dair güven duygusu vermelidirtefsir de ise müfessirin yanında birçok delil bulunursa karşı tarafta böyle bir güven duygusu oluşur
Meal
*bu kelime te'vil kavramı gibi evele kökünden türemiştir
*kavram olarak meal; bir sözün manasını tam olarak değilde biraz noksanıyla ifade etmek demektir
*kuran çevirilerine tercüme denilmeyip mahiyetine uygun olan meal denilmiştir
*kuranın tamamını içeren ilk meal italyan müsteşrik guidi'ye göre hicri 127 senesinde berberice olarak yazılmıştır
*kuranın tamamını içeren ilk meal buzurg b. şehriyar'a göre hicri 270 yılında hind diline çevrilmiştir
*zamanımıza ulaşan en eski meal farsça olarak samanoğulları emiri mansur b. nuh tarafından yaptırılmıştır bu meal iranda birçok defa bastırılmıştır
*ilk türkçe kuran mealleri 9. asırdna itibaren yapılmaya başlanmıştır
*batıda ise en eski kuran meali, latince olarak 1143 tarihinde hazırlanıp 1543 de isviçrede basılmıştır
*bildiğimiz kadarıyla çeşitli dünya dillerine yapılan kuran çevirelerinin sayısı şimdilik 159'dur
Müfessir
*bu kelime fesera sülasi kök fiilinden tefilün vezninden türetilmiş ismi faildir
*müfessir; tefsir eden açıklayan anlamını ifade etmektedir
*müfessir; kuranı başından sonuna kadar ayet ayet ele alıp belli bir yöntemle açıklamaya çalışan kişi demektir
Müfessirliğin Kriterleri
*müfessir olmanın bir takım kriterleri vardır
*süyuti bu konuda bilgi verirken müfessirde aranan ilk kriterin sağlam ve sahih inanç olduğunu söyler
*bu temel kriter dışında süyuti bir müfessirin kriterlerini şöyle sıralar
1-lügat2-nahiv3-sarf4-iştikak5-meani6-beyan7-bedii8-kıraat9-kelam10-fıkıh usulü11-esbab-ı nüzul12-nasih-mensuh13-fıkıh 14-hadis15-mevhibe(ilham)
*önemli islam bilgini ömer nasuhi bilmen de bu ilimlere-ahlak-psikoloji-sosyoloji-biyoloji-astronomi-coğrafya-tarih-siyer ilimlerini eklemiştir
*tefsirci öncelikle arap dili ile ilgili gerekli bilgiye sahip olmalıdır
*tefsirci aynı zamanda yeterli bir tarih bilgisi edinmelidir
*kuranın anlaşılmasında arapça dil bilgisi yanında tarihsel bilgi birikiminde önemli bir yeri vardır
Tefsirin Konusu, Gayesi Ve Önemi
*tefsirin konusu; kuran
*tefsirin gayesi; kuranın içerdiği yüce manaları ve hakikatleri araştırıp ortaya çıkarmak ve insanın bu hakikatlere göre bir hayat sürmesini sağlamaktır
*yani, yaratılış gayesine uygun hareket tarzları belirlemesi ve bir yol gösterici, bir mürşid, bir rehber olmadan insanın sırf aklı ve duygularıyla hareket etmesi mümkün değildir
*insanlığın ahlaki zaafiyet ve çöküşten kurtulması ve olgunlaşması kuran ile mümkündür
*tefsir ilmi, bir taraftan külli ilahi irşadları konu edinmesi, diğer taraftan da bu irşadların insanlığa takdimine hizmet etmesi sebebiyle büyük bir öneme sahiptir
Tefsirin Gerekliliği
1-kuranı kerim bütün ayetleri muhkem yani tefsire ihtiyaç göstermeyecek derecede açık ve anlaşılır nitelikte değildir
*bu özelliği sebebiyle kuranın tefsir edilmesi gereklidir
2-yüce allah peygambere "ey peygamber sana rabbinden gönderileni tebliğ et eğer bunu yapmazsan onun elçilik görevini yerine getirmemiş olursun"(maide 67)
*sana kuranı gönderdik ki insanlara indireli onlara açıklayasın(nahl 44)
*bu ayetlerde ifade edildiği gibi kuran tefsir etmesini emretmiştir
3-kuran ilk muhataplarının terim olarak anlamını bilmedikleri kavramlara yeni mana ve mefhumlar yüklemiştir
*mesela salat kelimesi dua etmek, yalvarmak ve bağışlanma dilemek demekti
*ancak islamiyetten sonra namaz ibadetine isim oldu
*hicri ikinci asırda el vücuh ve'n-nezair adıyla müstakil bir ilmin ortaya çıkmasına zemin hazırlarken
*diğer taraftan söz konusu lafız ve kavramlarla ilgili olarak yapılması gereken semantik tahliller, kuran tefsirine olan ihtiyaç gündeme getirmiştir
4-kuran müminlerin şahsi ve toplumsal hayatlarını düzenlemek gayesiyle ibadat ve muamelat konularında hükümler koymuştur
*bu hükümleri ortaya çıkarmak yalnızca kuran metnini dilsel açıdan çözümlemekle mümkün değildir
*bu nedenle tefsir etmek gereklidir
5-kuranda mecaz, kinaye, istiare ve teşbih gibi edebi sanatların yer aldığı bir vakıadır
*tabii ki bu tarz ayetler söz konusu sanatları iyi bilenler tarafından tespit edilmelidir
*bu nedenle tefsir gereklidir
6-kuranı kerimde ayrıca bilimsel hakikatler içeren kevni(kozmolojik) ayetler bulunmaktadır
*bu nassları bilimsel keşiflerden istifade ederek tefsir etmek gerekmektedir
7-kuran uluhiyyet, nübüvvet, insan, ibadet ve ahiret gibi temel konuları da ihtiva etmektedir
*bununla birlikte, kuranın yer verdiği ikincil konuların hepsi bir tek külli mananın etrafında dönüp dolaşmaktadır
*o da insanları kendi hür iradeleriyle allaha kulluğa çağırma olgusudur
*kuran muhataplarını hep teyakkuz durumunda tutmak için muhtevasındaki konuları iç içe bir tarzda anlatmıştır
*kuranın beşeri telif mantığına uymayan bu farklı beyan tarzının onun aslı gayesine uygun olarak tefsir etmek gerekir
8-herkes kendi anlayışına göre kurana mana verirse bir çok hatalar meydana gelir ve hakikatler kaybolur bu nedenle onun ehlince tefsiri yapılmalıdır
Tefsirde Öznellik
*öznellik özneye ait olmak, sübjektif hareket etmek demektir
*buna göre kurna tefsirinde öznellik, değişik sebeplerden dolayı nassların farklı biçimlerde algılanması ve yorumlanması anlamına gelir
Kurandan Kaynaklanan Öznellik
1-muhkem ayetlerin anlaşılması ve yorumunda herhangi bir problem söz konusu değildir
*ancak müteşabih ayetlerde antropomorfik(insan biçimci) ve sembolik dil kullanıldığı için onları anlamada bazı sıkıntılar bulunmaktadır
*bu yüzden müteşabihatin yorumlanmasında mutlaka başka nasslara ihtiyaç vardır
2-kuranı kerim gaybi ****fizik konulara da zaman zaman değinmektedir
*mesela ölüm, berzah(kabir alemi)ve ba's(yeniden dirilme) gibi
*kuranda bunlar anlatılırken kendine özgü üslup kullanılır
*anlatılanların muhataplar tarafından tecrübe edilme imkanı da olmadığı için, söz konusu nassların farklı yorumlanmaları mümkün olabilmektedir
3-kuran indirildiği dönemin arap toplumundaki bireysel ve toplumsal hayatla ilgili cevaplar, tespitler, öğütler, tavsiyeler, emir ve yasaklara yer vermiştir
*bu tür nasslarda yorumcunun farklı bir şekilde onların anlamasına ve te'vil etmesine yol açabilmektedir
4-esasen kuran, bütün insanlığa hitap eder
*bir başka ifadeyle kuran her muhatabı farklı bir açıdan kendisine çekmektedir
*kuranın hem lüzumu halinde sözün sahibine soramamaktan hem de üslubundna kaynaklanan sebeplerle öznel yorumlamalara açık bir metin olduğu söylenebilir
5-müfessirlerin farklı anlayışlara gitmesine yol açan önemli öznellik sebebi de kuranın farklı kıraatlerle okunmasıdır(71. sayfada 5. maddeyi okursanız bu maddede daha iyi bilgi sahibi olursunuz)
Müfessirlerden Kaynaklanan Öznellik
1-kuranı doğru yorumlamak için kendi kabiliyetine güvenen yorumcunun varlık hakkında daha fazla bilgiye ihtiyacı vardır
*bu konuda yetersizlik müfessiri öznel tecrübe bakımından etkilemektedir
*doğal olarak bu da kuran yorumunda farklılığa yol açmaktadır
2-insanların farklı medeniyet, kültür, çevre ve ortamlarda sahip oldukları bilinç farklılığı da kuran yorumcusunun öznel anlayışında etkili bir unsur olarak görünmektedir
3-ilk dönemlerden itibaren kuran tefsirinde başlıca iki eğilim vardı
*bunlar nakli ve akli yaklaşımdır
*bu olgu farklı anlayışların ortaya çıkmasına
*çeşitli itikadi ve fıkhi mezheplerin doğmasına
*diğer taraftan da aynı mezhep içerisinde yer alan alimlerin farklı tercihlere yönelmelerine yol açmıştır
4-bilindiği gibi insan, olgular dünyasında yaşamaktadır
*yani insan bulunduğu dünyaya ve yaşadığı çevreye aittir
*bu sebeple içinde var olduğu anlam dünyasından koparak yorumda bulunamaz
*tarihte ortaya çıkan hemen her düşünce ekol ve grubu, kendi fikrini kurana onaylatmak için öncelikle ona başvurmuştur
*işte bu anlayış ve genel kabul kuranın anlaşılması ve yorumlanmasında öznel düşüncenin doğmasına yol açmıştır
5-islam düşünce tarihi boyunca çeşitli ilim dallarına mensup din bilginlerinin, kuran nasslarını yorumlama konusunda farklı bakış açısı benimsedikleri anlaşılmaktadır
*bu gruplar içerisinde kesinlikle kabul edilmeyecek nitelikte olanı, kuran nasslarının zahiri tarafını hiç dikkate almayarak ualnızca batıni yönüne itibar etmeye aşırı yorum denir
*bazı şii müfessirlerinin kendilerine düşman olan insanlardan kinaye olarak algılamaları
*ihvan-ı safa'nın cehennem azabını bilgisiz insanların bu dünyada çekmiş oldukları cehalet kaynaklı elem ve acılardan ibaret görmesi aşırı yoruma örnektir
*metinlerin gerçek anlamlarının zahirde değil batında saklı olduğunu ileri sürerek, tüm kuran nassları bu mantık doğrultusunda yorumlamaya çalışan batıniyye mezhebidir
*mesela batınniyye'nin özgün mezhep formu olan ismailiyye'ye göre namazın içsel anlamı, gerçekte imamla yani devlet başkanı ile bütünleşmektir
*zamanının imamından yana şüphesi olan kimsenin kesinlikle namazı kabul değildir
*aynı zamanda oruç da zahir ehli arasında susmak, sırları onlardan saklı tutmak gibi anlamlar vermiştir
Tefsirin Diğer İslami İlimlerle İlişkisi
*islami ilimler, müslümanların kuran anlamak üzere geliştirmiş oldukları dini ilimlerdir
*bunlar tefsir, hadis, fıkıh, kelam, siyer, tarih ve ahlak ilminden ibarettir
*bütün bu ilimlerin kaynağı kurandır
*en önemli görevi üstlenen tefsir ilmidir
*tefsir kelam ve fıkıh ilminede malzeme sağlamıştır
*tefsir dilsel ve tarihsel incelemesinden çıkardığı sonuçları ele alıp yorumlar
*kelam müslümanlara allah, ahlak, siyaset vb. alanlarda hükümler üretir
*fıkıh kitap, sünnet ve icma gibi kaynaklardan kıyas yoluyla elde ettiği neticeleri müslümanlara sunmaktadır
*tefsir ne kadar sözü edilen bu iki ilim dalı için malzeme temin etmiş olsa da normatif (kural oluşturan) bir yapıya sahip olmadığı için hiçbir zaman kural koymamıştır
PAYLAŞAN:Rb HasimogluTEFSİR DERSİ 1.ÜNİTE
1)fetret devrinden sonra ilk hangi surenin ayetleri nazil olmuştur?
*MÜDDESSSİR
2)vahyin çeşitleri nelerdir?
*MEVLÜT VE GAYR-İ MEVLÜT
3)vahyin geliş şekilleri nelerdir?
*VAHYİN KALBE DOĞRUDAN BIRAKILMASI,PERDE ARKASINDAN BİLDİRİLMESİ,ELÇİ VASITASIYLA BİLDİRİLMESİ
4)Mükaşefe nedir?
*KALP GÖZÜNÜN AÇILMASI VE GAYB ALEMİNİN GÖRÜLMESİNİ SAĞLAYAN HAL
5)Mekkede ilk vahiy katibi kimdir?
*ABDULLAH B. SA'D B.EBİ SARH
6)Medinede ilk vahiy katibi kimdir?
*ÜBEYY BİN KA'B
7)ilk zamnlar vahyin yazıldı malzemeler nelerdi?
*HURMA DALLARI VE YAPRAKLARI,İNCE BEYAZ TAŞLAR,İŞLENMEMİŞ DERİ,PARŞÖMENLER,KEMİKLER VE BEZ PARÇALARI
8)el-hadari nasıl bir vahiy inişidir?
*SEFERDE VE MİSAFİRLİKTE BULUNMADIĞI ZAMAN GELEN VAHİY
9)Vahyin nüzül aşamaları nelerdir?
*LEVH-İ MAHFUZA İNMESİ-BEYTÜ'L İZZEYE İNMESİ-PEYGAMBERE İNMESİ
10)''Kuran dünya semasına kadir gecesinde toptan indirildi,ordanda 23 yıl boyunca parça parça nazil oldu'' sözü kime aittir?
*İBN ABBAS
11)Araplar kur'anın parça parça indirilmesine ne demişlerdir?
*TENCİMÜ'L KUR'AN
12)Peygamberimiz erkekler için okuma yazma öğretmek için kimleri görevlendirmiştir?
*ABDULLAH B. SAİD. B. EL-AS VE UBADE B. SAMMİT'İ
13)Peygamberimiz kadınlara okuma yazma öğretmesi için kimi görevlendirmiştir?
*HAFSA VALİDEMİZİ
14)Kur'anın bir cilt halinde toplanmasının en önemli nedeni nedir?
*YEMAME SAVAŞINDA 70(700) KURRANIN ÖLDÜRÜLMESİ
15)Kuranın bir cilt haline getirilmesi için kurulan heyetin başkanı kimdi?
*ZEYD B. SABİT
16)Kur'anın istinsahı kaç yıl sürmüştür?
*5 YIL (HİCRETİN 25. VE 30. YILLARI ARASINDA)
17)Kuranın noktalanma ve harekelenme işlemini ilk başlatan kimdir?
*ZİYAD B. SÜMEYYE
18)Kuranın noktalanma ve harekeleme işlemini ilk yapan kişi kimdir?
*EBU'L ESVED ED-DÜELİ
19)resmü'l mushaf ne demektir?
*KURANIN KELİMELERİNİN VE HARFLERİNİN YAZILIŞINDA OSMAN B. AFFAN'IN TAVSİYESİ VE TERCİH ETTİĞİ İMLA ŞEKLİ VE TARZI..... BUNA REM-İ OSMANİ DE DENMEKTEDİR.
20)Kuranın birbirine benzeyen harflerine noktalama işaretini ilk yapan kişi/kişiler kimlerdir?
*NASR B. ASIM VEYA YAHYA B. YA'MER (İHTİLAFLI)
21)Kuranın bugünkü harekelerini koyan şahıs?
*HALİL B. AHMET
22)''mushaf-ı osmani'nin hattına muhalefet etmek haramdır'' sözü kime aittir?
*AHMET B. HANBEL
23)''Kuranın resminde ne sahabenin nede başka birinin hiçbir payı yotur. O tamamen Peygamberden olup yevkifidir'' diyen kimdir?
*ABDULAZİZ ED-DEBBAĞ
2. ÜNİTE
1)''Kur'an lafzı 'okumak' anlamına gelen kara'e den türemiştir'' görüşü kimin tarafından ileri sürülmüştür?
*EBU'L HASAN ALİ B. HAZM EL-LİHYANİ
2)Kuran lafzının kökünün ibranice ve süryanice olduğunu ileri süren oryantalisler kimlerdir?
*SCHWALL,WELLHAUSEN VE HOROVİZT
3)Mekke döneminde inen ayet ve surelerde hangi konular yer alır?
*ŞİRK VE PUTPERESTLİĞE KARŞI MÜCADELE KONULARI
4)medine döneminde inen ayet ve surelerde hangi konular yer alır?
*AHKAM AYETLERİ SAVAŞLAR VE SAVAŞ HÜKÜMLERİNE GENİŞ YER VERİLİR
5)Fezailu'l kur'an nedir?
*KURANIN TAMAMINI YADA BAZI SURE VE AYETLERİNİ ÖĞRENİP ÖĞRETEN HÜKÜMLERİNE GÖRE AMEL EDENLERİN KAZANACAKLARI SEVAP VE MÜKAFATLARI KONU EDİNEN HADİSLERLE DESTEKLENMİŞ KİTAPLAR..
6)Fezailu'l kur'an hakkında ilk kitap yazan kişi ve esri?
*İMAM ŞAFİ/MENAFİ'L KUR'AN
7)Hz. Osman zamanında yazılan kur'an a ne ad verilmiştir?
*İMAM
8)Kuranın en uzun (müdayene) ayeti hangisidir?
*BAKARA 282. AYETİ
9)En son indiğine dair ittifak sağlanan ayet hangisidir?
*BAKARA 281. AYET ( BU AYETİN İNİŞİNDEN 9 GÜN SONRA PAEYGAMBERİMİZ VEFAT ETMİŞTİR)
10)tam bir sure olarak inen ilk ve son inen sureler hangileridir?
*İLK FATİHA SON NASR SURELERİ
11)Tilavet secdesinin hanefilere göre hükmü nedir?
*VACİP
12)Surelerin tertibi nasıl olmuştur?
*3 GÖRÜŞ VARDIR...
SURELERİN TAMAMININ (TEVKİFİ) PEYGAMBER EFENDİMİZ DÜZENLEMİŞTİR
SAHABE İCTİHADI
BİR KISMININ PEYGAMBER (TEVKİFİ) BİR KISMININ SAHABE İCTİHADI
13)es-sebbu't tuvel ne anlama gelmektedir?
*EN UZUN YEDİ SURE DEMEKTİR..(BAKARA-ALİ İMRAN-NİSA-MAİDE-ENAM-ARAF-ENFAL-TEVBE/TEVBE SURESİ ENFAL SURESİNİN DEVAMI OLARAK KABUL EDİLİR)
14)el-mesani ne anlama gelmektedir?
*AYET ADEDİ 100 DEN AZ OLAN
15)el-miun ne anlama gelmektedir?
*AYET ADEDİ 100 CİVARI OLAN
16)Senetleri bakımından kıraatler kaç çeşittir?
*5 ÇEŞİTTİR..
MÜTEVATİR KIRAAT,MEŞHUR KIRAAT,AHAD KIRAAT,ŞAZ KIRAAT,MEVZU KIRAAT
17)müslümanların çoğu hangi kıraat imamına göre kuran okumaktadır?
*ASIM KIRAATINA
18)Müslümanlar kuranı Asım ın hangi rivayetine göre okumaktadır?
*HAFS RİVAYETİNE GÖRE
19)Asım'ın ravileri kimlerdir)
*EBU BEKİR ŞU'BE VE HAFS
20)Kıraatı belirli usullere göre tertip eden ve düzenleyen kişi kimdir?
*EBU BEKİR B.MÜCAHİD
21)kuranı kerimin kaç çeşit okuyuş şekli vardır?
*3 ÇEŞİT.. TAHKİK,HADR,TEDVİR
22)orta derece de okuma şekline ne ad verilir?
*TEDVİR
3.ÜNİTE
1) Kuran ayetlerinin arap dili ve edebiyatı açısından tahlile tabi tutup kastedilenmanayı tespit etmeye ne denir?
*TEFSİR
2)'Te'vil bir noktanın varacağı nihai noktayı açıklamaktır' sözü kime aittir?
*MATURİDİ
3)Kaç tane te'vil çesidi vardır?
*3 TANE.. BEYANİ,BURHANİ,İRFANİ
4)Çeşitli dünya dillerinde kuran tefsiri kaç tanedr?
*159
5)Te'vil tarzlarından kurana yorumu açısından en uygun olan çeşit hangisidir?
*BEYANİ
6)Burhani te'vilin kuramcısı kimdir?
*İBN RÜŞD
7)Burhani te'vil kavramını İbn Rüşd hangi eserinde ele almıştır?
*FASLÜ'L MAKAL
8) Tasavvuf erbabının kalbine doğan işaret olup kaynağını sezgi,ilham ve keşften alan tevil hangi çeşittir?
*BEYANİ TE'VİL
9)Bir kelamı bir dilden başka bir dile çevirme anlamına gelen kavram nedir?
*TERCÜME
10)Tercüme kaç çeşittir?
*2 ÇEŞİTTİR.. LAFZİ VE TEFSİRİ
11)Kuranı kerimin tercümesi hangi çeşit tercümedir?
*TEFSİRİ TERCÜME
12)Bir sözün manasını tam olarak değilde biraz noksanıyla ifade etme biçimi olarak adlandırılan kavram nedir?
*MEAL
13)Kuranın tamaını içeren ilk meal kaç senesinde kaleme alınmıştır?
*HİCRİ 127
14) Kuranın tamamını ele alan ilk meal hangi dilde kaleme alınmıştır?
* BERBERİCE
15)Zamanımıza ulaşan en eski meal hangi dilde kaleme alınmıştır?
*FARSÇA
16) Zamanımıza ulaşan en eski meal kim tarafından yaptırılmıştır?
*SAMANOĞULLARI EMİRİ MANSUR B. NUH TARAFINDAN
17)İlk Türkçe meal kaçıncı asırdan itibaren yazılmıştır?
*9.ASIRDAN
18)Batıda en eski kuran meali hangi dildedir? ne zaman hazırlanmıştır? ne zaman ve nerede basılmıştır?
*LATİNCEDİR. 1143 TE HAZIRLANMIŞTIR.1543 TE İSVİÇREDE BASILMIŞTIR.
19)Peygamberimizin ihtiyaç üzerine ibranice ve süryanice öğrenmesini emrettiği sababi kimdir?
*ZEYD B. SABİT
20)İlk tefsir hareketi hangi dönemde başlamıştır?
*KURANIN YERYÜZÜNE İNİŞİYLE
21)Doğrunabilirlik ve ispatlanabilirlik özelliği olmayan te'vil çeşidi hangisidir?
*İRFANİ
22)İrfani te'vilin kaç aşaması vardır?
*4 AŞAMASI VARDIR.
TEBEDDÜR,TEEMMÜL,TEFEKKÜR,TEZEKKÜR
4.ÜNİTE
1) Peygamber zamanında tefsirin yazılmasında esas alınan konular nelerdir?
*MÜCMELİN TEBYİNİ,MÜBHEMİN TAFSİLİ,MUTLAKIN TAKYİNİ,MÜŞKİLİN TAVZİHİ
2)'Peygamberimizin kurana yönelik tefsiri onun bir kısmını içermektedir' tezini ortaya koyan ilk islam alimi kimdir?
*İMAM GAZALİ
3)Peygamberimizin kuranın tamamını tefsir ettiği görüşünü savunan kişi kimdir?
*İBN TEYMİYE
4)İslam bilginlerine göre nebevi tefsirin 2 fonksiyon icra etmektedir.. bu 2 fonksiyon nelerdir?
*BEYAN VE TEŞRİ
5)''Bizim Allah tarafından Rasulüne gelen vahyi 2 kısma ayırmamız doğru olu'' sözü kime aittir?
*İBN HAZM
6)''Hadis ya Allah tarafından gönderilmiş bir vahiydir ya da Hz.Peygamberin yapmış olduğu icraattir '' diyen kişi kimdir?
*ŞATIBİ
7)Tefsirde arap şiirini çok kullanan kimdir?
*İBN ABBAS
8)Hibru'l ümme,tercümanu'l kuran ünvanları kime verilmiştir?
*ABDULLAH B. ABBAS
9)Kufe tefsir ve fıkıh medreselerinin ilk temelini atan kimdir?
*İBN MESUD
10)Hz. Ömer '' en isabetli hükümü verenimiz'' sözünü kimin için kullanmıştır?
*HZ.ALİ
11)İlk tefsir mektebi nerede kurulmuştur?
*MEKKE
12)Sahabenin tefsirde müracaat ettiği kaynaklar nelerdir?
*KURAN-KURANLA/KURAN-SÜNNETLE/ŞİİRLE İCTİHAT ETMEK/YAHUDİ VE HRİSTİYAN KÜLTÜRLERİ/KENDİ İCTİHADLARI
13)kurana dair nakilleri toplayıp onu baştan sona tefsir eden kişi kimdir?
*MUKATİL B. SÜLEYMAN
14)Mukatik b. Süleyman'ın tefsirinin ismi nedir?
*ET-TEFSİRU'L KURAN
15)Ferra'nın en meşhur tefsiri hangisidir?
*MEANİL KURAN
16)Hz.Peygamberin ' Allah'ım Ona kitabı öğret ve onu dinde fakih kıl ' diye dua ettiği kişi kimdir?
*İBN ABBAS
17)Mecazu'l kuran kimindir?
*EBU UBEYDE
18)Mekke tefsir mektebinin kurucusu kimdir?
*İBN ABBAS
19)Medine tefsir mektebinin kurucusu kimdir?
*UBEYY B. KA'B
20)Kure re'y mektebinin kurucusu kimdir?
*İBN MESUD
21)Tefsirin tedvini ne zaman olmuştur?
*HİCRİ 2. ASRIN 2. YARISINDA
22)Et-tefsiru'l kebir kitabı kime aiittir?
*ABDURREZZAK B. HEMMAM
Tefsir Tarihi ve Usûlü – Ünite 5 Özet
* Tefsir yöntem olarak 2 şekilde incelenir.
1) Dirayet Tefsiri (Akli, Rey) 2) Rivayet Tefsiri (Nakli, Me’sur)
*Rivayet Tefsiri
a)Yöntemleri1) Kur’ân’ın Kur’ânla Tefsiri
2) Kur’ân’ın Rivayet (Sünnet, Hadis) ile tefsiri
b) Zaaf Noktaları
1) Uydurma haberlerin olması.
2)İsnatların hazfedilerek sadece metninin verilmesi. (Yani Ravi zinciri olmadan Hadislerin yazılması. Bunun en önemli örneği “Suyûti – ed-Dürrü’l-Mensur fi Tefsiri’l-Me’sur”.)
3) İsrailiyat haberlerinin karışması.
Ahmed b. Hanbel 3 şeyin aslı yoktur sözünde “tefsirin” kast edilişi bundandır.
c)Rivayet Tefsiri Kitapları
1) Taberi – “Câmi’ul-Beyan an Tevili Âyi’l – Kur’ân”
Taberi, Yahya b. Sellâm’ın metodunu geliştirmiştir. En önemli Rivayet Tefsiri eseridir.
2) Leys es Semerkandi – “Tefsiru’l Kur’âni’l-Azim”
Es Semerkandinin bu eseri ilk Tasavvufi – İşari Tefsirin örneği sayılır. İtikade dair görüşü Maturidiliğe paraleldir.
3) Begavi – “Mealimu’t-Tenzil”
Begavi, Şafii mezhebine mensup büyük bir alimdir. Muhyi’s-Sünne ve Rüknud-din gibi bazı lakaplar verilmiştir.
4) İbn Kesir – “Tefsiru’l-Kur’âni’l-Azim”
İbn Kesir bu eserinde kendisinden önce gelen bir çok müfessirden nakillerde bulunur.
*Dirayet Tefsiri
a) Tanımı
Yalnızca rivayete bağlı kalmadan dil,edebiyat,mantık,kıyas ve diğer bazı ilimlerle Kur’ân’ı tefsir etmek demektir. Bu Tefsiri “Akli ve Rey” Tefsiri gibi isimlerde verilir /ve/veya/ isimlerle anılır.
b)Esasları
1) Müteşabih, alanın farkında olmak.
2)Yorumda delil ve karineye dayanmak, sujektif biçimde yorumdan uzak durmak.
3)Mezhep Taasubundan kaçınmak.
4) Delilsiz olarak, ALLAH (c.c.)’ın, muradı konusunda görüş belirtmemek.
*Dirayet Tefsiri için Kur’ân da 3 alan var ki bunlar kesin olarak bilinemez.
1)ALLAH (c.c.)’ın, Zatı ve Sıfatları ve Gaybi konular.
2)ALLAH (c.c.)’ın, peygamberlerine bildirdiği alan. (Bu konuda söz söylemek sadece Peygamberlere ve O’nun izin verdiği kimselere kalır.)
3) Hz. Peygamber (s.a.v.)’in, tebliğ etmeye memur olduğu alanlar.
bu da ikiye ayrılır. 1)Ancak işitmek yoluyla söz söylemenin caiz olduğu alan. (Nasih-Mensuh, Nüzul Sebepleri, haşr, Mebde, Mead) 2)nazar ve İstidlal yoluyla bilinecek alan. (Hükümler, meseller, öğütler.)
c) Dirayet Müfessirinin Uygulayacağı Yöntem
1)Tefsir edilen kavramı konu ve âyet’e mutabık olmalı.
2) Nüzul sebepleri gözetilmeli.
3) Ayetin ruhuna uymayan “detaylı sarf-nahiv kaidelerine, fıkıh ile fıkıh usulü meselelerine, akaid, kelam bunların münakaşasına dalmaktan uydurma hadislerden, kıssa ve haberlerden kaçınmak.
4)Müfessir zeki olmalı bir ayetin çeşitli vecihlere muhtemel olması durumunda tutarlı davranmalı.
d) Bazı Dirayet Tefsirleri
1)Râzi – “Mefahitu’l-Gayb”
Bazı alimler tefsirle ilgili şunu söyler “Râzi’nin Tefsirinde, Tefsirden başka herşey var.” Bunun sebebi çok çeşitli meseleleri izah etmesindendir. Tefsirinde münazaralardan, seyahatlerden, başından geçen ilginç olaylardan bahseder.
2)Kâdi Beydavi – “Envâru’t-Tenzil ve Esaru’t-Te’vil”
Fıkıhta Şafii’dir. Eserinde Mu’tezile olan Zemahşeri’nin Keşşaf adlı eserinden etkilenmiş, “Keşşafın, Sünni versiyonudur”. Sadece Osmanlı alimleri eseri üzerine 60 civarında şerh ve haşiye yapmıştır.
3)Nesefi – “Medariku’t-Tenzil”
Fıkıhdaki hükümleri Hanefi mezhebine göre aktarır. İbn Abbas’dan gelen tefsir rivayetlerini açıklamıştır. Keşşaf’dan etkilenmiştir.
4)Ebussuûd – “İrşadu’l-Akli’s-Selim ilâ Mezaye’l-Kitabi’l Kerim”
Osmanlı Şeyhü’l İslamıdır. 2.Ebu Hanife lakabı verilmiştir. Keşşaf, Beydavi, Râzi gibi eserlerden etkilenmiştir.
5)Âlusi – “Ruhu’l Meâni fi Tefsiri’l Kur’ânil-Azim”
Aslında Âlusi bir çok alim ve edebiyatçı yetiştiren büyük bir ailenin adıdır.Zemahşeri, Râzi, Kâdi Beydâvi, Ebû Hayyân, Ebussuûd, Suyûti, İbnu’l –Arabi, ibn teymiyye’den etkilenmiştir.
Yazar = Sevay5716.ÜNİTE SORU VE CEVAPLARI
1- Aşağıdaki Tanımlardan hangisi ,Ekol kavramını en doğru anlatır ?
A: Bir bilim ve sanat dalında ayrı nitelik ve özellikleri bulunan yöntem ve akım
B: Bilimde belli bir sonuca erişmek için, bir plana göre izlenen yol, metot.
C: Bir amaca erişmek için izlenen, tutulan yol, usul, sistem
D: Varılması zamana, emeğe bağlı olan veya uzakta bulunan bir amaca varmak, ulaşmak
2 -Tefsir ekolleri kavramının tanımı hangisidir ?
A: Kapalı bir sözü açıklamak , anlaşılır hale getirmek için Kur'anı Kerim den yararlanma yöntemleri
B: Kur'an-ı Kerim'i açıklama yeteneğine sahip büyük İslam Bilginlerinin (Müfessirlerin) kurdukları okul ve temsilcilikleridir.
C: Ortaya çıkan yeni bir meselenin hükmünün Kur'an-ı Kerim ve hadislerde açıkça bulunamaması durumunda umumî prensipler ve İslâm'ın ruhundan hareket edilerek akıl ve kıyasla varılan netice ve çıkarılan farklı hükümler.
D: Tefsir ilmi içerisinde müstakil niteliklere ve özelliklere sahip ; kendi içinde yöntem ve prensipleri bulunan ;ayrıca belli temsilcileri ve literatürü olan akım ve okullara verilen isimdir.
3- Tefsirin temel ekollerini hangi yöntemler oluşturmaktadır ?
A: Rey ve Küfe
B: Dirayet ve Rivayet
C: Mezhepler ve Kelam ilmi
D: Ehl-i sünnet ve Şia
4- Değişik ihtisas sahibi olmak, yani hem tefsir alanı hem de başka alanda uzman olan şahısların ,tefsire dair çalışma yapmaları. Bu tanım aşağıdaki terimlerin hangisine aittir ?
A: Felsefi ekoller
B: İnterdisipliner
C: Konulu tefsir ekolü
D: İnteraktif
5 - Aşağıdaki şıklardan hangisi ,akaid ve iman konusunda ihtilafların çıkması ve İslam toplumunun, fırkalara ayrılmasının (Ekollerin çıkmasındaki) sebeplerinden biri değildir ?
A: Temsilcilerin interdisipliner olması ( en önemli sebeptir )
B: Hicri 1. asırdan itibaren islam coğrafyasının genişlemesi,Arap olmayan unsurların Müslüman olması
C: İslam toplumunda siyasi karışıklıkların baş göstermesi akaid ve iman konusunda ihtilafların ortaya çıkması
D: Peygamber Efendimiz (SAV) in vefatı ile oluşan karışıklıkların ve ihtilafların ortaya çıkması
6- Hangi dönemde siyasi olaylar çıkmış ve hızlanmıştır ?
A: H.z Ebu döneminde siyasi olaylar çıkmış ,H.z Ömer zamanında hızlanmıştır.
B: H.z Ömer zamanında siyasi olaylar çıkmış H.z Osman döneminde hızlanmıştır.
C: H.z Osman döneminde siyasi olaylar çıkmış,H.z Ali döneminde hızlanmıştır.
D: H.z Ali döneminde siyasi olaylar çıkmış ,Muaviye döneminde hızlanmıştır.
7- İslam toplumunun genelini ifade etmek için yerleşen niteleme hangisidir ?
A: Ehl-i sünnet ve'l cemaat
B: Hariciler
C: Şia Fırkası
D: Hepsi
8-H.z Peygamberden sonra hilafete H.z Ali nin gelmesi gerektiğini savunan toplum hangisidir ?
A: Ehl-i sünnet ve'l cemaat
B: Hariciler
C: Maturidi
D: Şia Fırkası
9-Tahkim olayından sonra İslam toplumundan ayrılan toplum hangisidir ?
A: Matudiri'ler
B: Şia Fırkası
C: Hariciler
D: Mutezile
10-Mezhep ekollerinin , doğruluklarını ispat etmek için Kuran ve sünnet'e başvurmaları ,aşagıdakilerin hangisinin oluşmasına zemin hazırlamıştır ?
A: Edebi ictimai ekolleri
B: Mezhebi tefsirler
C: Konulu tefsir ekolleri
D: Muhalif ekoller'in oluşması
11-Kur'an daki bir konunun veya kavramın bütüncül olarak ele alınmasını ön gören ekole ne denir ?
A: Konulu tefsir ekolü
B: Edebi ictimai tefsirler
C: Mezhebi tefsirler
D: Bilimsel tefsir ekolü
12-Tefsir ekolleri klasik ve çağdaş şeklinde ikiye ayrılır . Klasik dönem …. Öncesi, çağdaş dönem ise, ...... sonrasıdır. Noktalı yerlere gelmesi gereken tarih aşağıdakilerden hangisidir ?
A: 18.yy , 18. yy
B: 19.yy, 20.yy
C: 19.yy , 19.yy
D: 18.yy ,19.yy
13-İslam terminolojisinde mezhep terimi nasıl açıklanmıştır ?
A: Dinin itikadi ve ameli hükümlerini anlama ve yorumlama konusunda kendine özgü yaklaşımlara sahip olan düşünce sistemine verilen isimdir .
B: Dinin sadece ameli hükümlerini anlama ve yorumlama konusunda kendine özgü yaklaşımlara sahip olan düşünce sistemine verilen isimdir .
C: Dinin içerisinde , sonradan oluşabilecek sorunları çözmek için ,müfessirlerin icması ile oluşan sisteme verilen isimdir.
D: Dinin itikadi ve ameli hükümlerini anlama ve yorumlama konusunda kendine özgü yaklaşımlara sahip müfessirlerin ortak aldıkları kararlar bütünüdür.
14- İman esaslarıyla ilgilenen mezheplere ........ denir.İbadet hukuk ve insan-ilişkileriyle ilgilenen mezheplerede ...... denir. Noktalı yerlere sırasıyla hangileri gelmelidir ?
A: Fıkhi mezhepler - İtikadi mezhepler
B: İtikadi mezhepler- Fıkhi mezhepler
C: Ebedi mezhepler - Fıkhi mezhepler
D: İctimai mezhepler-İtikadi mezhepler
15-Ehl-i bidat ne demektir ?
A: sünnet karşıtı
B: Ehli sünnet dışında kalanlar
C: Ehli sünnet mezhebinden olanlar
D: Muaviye dönemindeki İslam alimlerine verilen isim
16-Aşağıdaki mezhep ekollerinden hangileri Ehli bidat 'tır ?
A: Mutezile ekolü
B: şia ekolü
C: Hariciyye ekolü
D: hepsi
17-Emeviler zamanında yaşayan Vasil b. Ata'nın kurmuş olduğu mezheptir. Hasan Basri nin ders halkasında yer alan Vasıl , büyük günahlar konusunda hocasından farklı bir görüşe sahip olmasından dolayı ayrılmış ( itizal ), bu yüzdende bu mezhebe bu isim verilmiştir. Tanımda geçen mezhep hangisidir ?
A: Şii Tefsir ekolü
B: Harici Tefsir ekolü
C: Mutezili Tefsir ekolü
D: Selefi Tefsir ekolü
18-Mutezile mezhebi Abbasi halifesi ……… döneminde resmi ideoloji olmuş, ………. Döneminde saf dışı kalmıştır.Cümledeki boşluklara aşagıdaki isimlerden hangileri gelmelidir ?
A: Sahib b. Abbas - Halife memun
B: Halife Mutasım - Halife Vasık
C: Halife Mütevekkil - Halife Memun
D: Halife Memun - Halife Mütevekkil
19-Mutezile , Ku'an tefsirini tevhid ve adalet prensipleri üzerine temellendirmiştir .Bu prensipler dışında Mutezile ekolünün dayandığı en önemli unsur hangisidir ?
A: Akıl
B: Nas
C: İmamet
D: Batıni / ledünni bilgi
20-Aşağıdakilerin hangisinde Mutezile düşünce prensipleri sayılan ''usul-i hamse''den(beş temel prensip) sayılmaktadır ?
A : Tevhid ,Adalet
B : Va'd -Vaid i Menzile
C : Emri bil ma'ruf ve nehyi ani'l münker
D : Hepsi
21- Mutezile ekolünün en meşhur müfessiri ve eseri hangi şıkta doğru verilmiştir ?
A : Ebu Müslim - El ısfahani
B : Kadı Ebdulcebbar - Tenzihul- Kuran
C : Zemahşeri - Keşşaf
D : Şerif Murteza -Ğurerul - Fevaid
22-Şia nın genel olarak diğer mezheplerden ayrıldığı nokta hangileridir ?
A: usul-i hamse
B: Hüküm Allahındır
C: İmamet /halifelik
D: İsrailiyata itibar etmesi
23-Aşagıdakilerden hangisi şii tefsir ekolünün düşüncesini yansıtmaz ?
A: Kuran ,lafzıyla kesin bir kanun olup te'vil veya tefsire ihtiyaç görmeksizin lafzi hüviyetiyle degişmez bir şekilde hem itikadi hem de ameli hayat için yegane bir nizamdır.
B: İmamet, Vahiy kurumunun devamı niteliğindedir.
C: 12 imamın korundularına ,ahir zamanda ortaya çıkacaklarını ve şiileri kurtaracaklarına (Mehdi muntazar )savunurlar.
D: Mehdinin ortaya çıkışından sonra Hz Peygamber , Hz Ali Hasan Hüseyin hatta tüm imamların dünyaya döneceklerine inanırlar.
24- Şii ekolünün inanışına göre , aşağıdaki imamet hakkında verilen bilgilerden hangisi doğrudur ?
A : İmamet görevinin adaletle ve hatasız yapılabilmesi için , imamın ümmetin en faziletlisi, en bilgini , en ahlaklısı ve en soylusu olması gerekir.
B : İmamlar küçük - büyük hiçbir günah işlemezler,Allah'ın emrettiklerini eksiksiz yaparlar
C : Onların bütün sözleri hüccettir; buyrukları ve yasakları Allahın buyrukları ve yasakları gibidir.İmamlara itaat Allah'a itaat , isyan ise Allah'a isyandır.
D : Hepsi
25- H.z Ali' ve Muaviye arasındaki sıffın savaşında kimler hakem tayin edilmiştir ?
A : Abdullah b. Abbas ve Amr b. As
B : Amr b.As ve Ebu Musa el -Eşari
C : Abdullah b. Abbas ve Ebu Musa el -Eşari
D :Zeyd b. Harise ve Abdullah b. Abbas
26 - Hariciler kendi içlerinde ihtilafa düşerek çeşitli kollara ayrılmışlardır.Bunlar Ezarike , sufriyye,sealibe,İbaziyye,Acaride kollarıdır. Bunlardan hangisi günümüze kadar varlığını sürdürebilmiştir ?
A : İbaziyye Mağrib ve yemende
B : Ezarika , Suriye ve yemende
C : Acaride ,Malezya ve Mağrib de
D : Sufriyye , Mağrib ve suriyede
27- Aşagıdaki bilgilerden hangisi Harici ekolü için söylenemez
A : TEKFİR ( Din dışı ilan etme ) olgusu son derece kensindir; kendileri gibi düşünenleri mümin , düşünmeyenleri kafir sayarlar.
B : Esasen itikadi ve siyasi bir mezhep olup,temelde Şia nın fikirlerini benimsememekle birlikte, kendilerine özgü düşünceleride vardır..
C : H.z Ali , onlarla savaşmış onları hezimete ugratmıştır,, fakat tamamiyle ortadan kaldıramamıştır.H.z Ali'nin şehid edilmesine bu grup sebep olmuştur.
D : Hariciye fırkası Kur'an'ın lafız düzeyine son derece önem verirler, tefsir ve te'vile ihtiyacı olmadığını benimserler.
I. Batıni anlamının, zahiri anlama ters düşmemesi.
II. Batıni anlamın doğrulugunu teyid eden nakli veya akli delilin bulunmaması.
III. Batıni anlamın doğrulugunu teyid eden akli veya nakli bir delilin bulunmaması
IV. Zahiri mana olmaksızın sadece batıni mananın kastedildiğinin iddia edilmemesi gerekmektedir.
28-Yukarıdakilerden hangisi işari tefsirinin kabul görmesi için aranan şartlardan'dır ?
A : I-IV
B : I-II-III
C : I-II-IV
D : I-II-III-IV
29-''Kur'anı mutasavvıfların (sufilerin ) yorumlama tarzıdır. Ayeti ,zahirinden çıkan anlamın ötesinde mutasavvıfın keşv ve ilham yoluyla elde ettiği bilğiyle yorumlamasını ifade eder''
Yukarıdaki tanım hangi tefsir ekol'ünün'dür ?
A : İşari tefsir ekolü
B : Fıkhi tefsir ekolü
C : Konulu tefsir ekolü
D : İctimai tefsir ekolü
30-Literatürde '' Ahkamü-l Kur'an '' adıyla anılan tefsir ekolü hangisidir ?
A : İctimai tefsir ekolü
B : Fıkhi tefsir ekolü
C : Bilimsel tefsir ekolü
D : Konulu tefsir ekolü
31- Hangisi Çağdaş tefsir ekollerinden değildir
A : fıkhi tefsir ekolü
B : Konulu tefsir ekolü
C : İctimai tefsir ekolü
D : Bilimsel tefsir ekolü
32- Bilimsel ekolün en önemli şahsiyeti ve eseri hangisidir ?
A : Mustafa el Meraği - Tefsirul Meraği
B : İmam gazali - Cevahirul Kur'an
C : Tantavi - Keşful Esrar
D : Seyyid Kutup - Fi Zilalil Kur'an
I: Kaderi inkar etmeleri (ınsanların mutlak iradeleriyle eylemlerini yarattığını savunurlar)
II: Allah'ın hayrı yaratıp,şerri yaratmadığını savunmaları
III: Allah'ın bazı kadim sıfatlarını ona nispetmemeleri
IV: Tövbe etmeden ölenlerin ve fasıkın bağışlanmayıp ebedi olarak cehennemde kalacağını savunmaları.
33 : Yukarıdaki görüşlerden hangisi Ehli Sünnetin , Mutezile nin kabul etmediği görüşlerindendir ?
A : I-IV
B : I-II
C : II-IV
D : I-II-III-IV
I : Fıkhi Tefsir - Ahkam ayetler
II : Bilimsel tefsir - Kevni ayetler
III : Bilimsel tefsir - Muhkem ayetler
IV : Fıkhi Tefsir - Mutlak ayetler
34- Yukarıda Fıkhi ve Bilimsel tefsir le ilgili verilen bilgilerin , hangi şıkta ikiside doğru verilmiştir ?
A : I - II
B : I - III
C : II - III
D : II - IV
35-Aşağıda verilen Ekoller ve temsilcileri eşleştirmesinden hangisi yalnıştır ?
A : Muhyiddin ibn Arabi - İşari tefsir ekolü
B : Cevheri - İctimai Tefsir ekolü
C : Kurtubi - Fıkhi tefsir ekolü
D : Gazali - Bilimsel Tefsir ekolü
36 - Tefsir faaliyetlerini tevhid ve adalet prensiplerine dayandıran , akla büyük önem veren , sağlam akıl ile sahih naklin çelişmediğini ; akıl ile naklin arasında çelişki varsa naklin tevil edileleceğini benimseyen tefsir ekolü aşağıdakilerden hangisidir ?
A : İctimai tefsir ekolü
B : konulu tefsir ekolü
C : İşari tefsir ekolü
D : Mutezile tefsir ekolü
37 - Aşağıdakilerden hangi tefsir türü , otorite olan müfessirler tarafından '' ilhadi '' (sapkın , batıl ) yorum olarak kabul edilir ?
A : İctimai tefsir
B : Konulu tefsir
C : Fıkhi tefsir
D : Nazari sufi tefsir
38 - Kur'an ve tefsiri açısından H.z Peygamberden sonraki en önemli tabaka aşağıdakilerden hangisidir ?
A : Sahabe
B : Etbeuttabiin
C : Tabiun
D : Emeviler
Cevaplar
1-A
2-D
3-B
4-B
5-D
6-C
7-A
8-D
9-C
10-B
11-A
12-C
13-A
14-B
15-B
16-D
17-C
18-D
19-A
20-D
21-C
22-C
23-A
24-D
25-B
26-A
27-B
28-D
29-A
30-B
31-A
32-B
33-D
34-A
35-B
36-D
37-D
38-A
NOT : 36.37.38. sorular Aöf ilahiyat ön lisans 2010 - 2011 sınavında 6. ünite den çıkmış sorulardır
- tugra -TEFSİR TARİHİ 7.ÜNİTE
1-Kuranın anlaşılması hangi boyutlarda gerçekleşir?
1-
morfolojik (sarf)
gramatik (nahiv)
sanatsal (belaği)
2-Kuranın anlaşılması hangi düzeyde başlar?
2-Lafız düzeyinde
3-Arap dilinde lafız kaç kısma ayrılır? Bu çeşitlerin prensipleri ortaya hangi ilmi koyar?
3- Arap dilinde lafız 3 kısma ayrılır.Ortaya koyduğu ilim ise sarf (morfoloji)/çekim bilim ilmidir.
isim
fiil
edat
4-Kelime düzeyinin ileri derecesi hangi boyuttur? Kaça ayrılır?
4-Terkip (tamlama) boyutu 2'ye ayrılır.
Sıfat tamlaması
isim tamlaması
5-Terkibin ileri boyutu nedir? Kaça ayrılır?
5-Cümledir 2'ye ayrılır. İsim ve fiil cümlesi.
6-Herbiri kendi içinde müstakil bir çeşit olan ve belli prensip ve kurallara sahip lafız türlerini karşılayan kavram hangisidir?
6-Elfâzu'l - Kuran
7-Kuran lafızları yüklediği anlam açısından neyi karşılar?
7-Temel anlam yada yan anlamı karşılar.
8-Temel anlam hangi kavramlarla ifade edilir?
8-Hakiki anlam
9-Yan anlam hangi kavramlarla ifade edilir?
9-Mecai isti'ari kinai ve teşbihi
10-Genel anlamlı ve dar anlamlı kafız kavramları nelerdir?
10-Âmm (genel anlamlı) lafız hâss (dar anlamlı)
11-Kuran toplumda az kullanıldığı veya yabancı kaynaklı olduğu için anlaşılması zor olan kapalı lafızlar hangi kavramdır?
11-Garib
12-kuranda ismi açıkça zikredilmeyip kapalı ifadelerle (İsm-i mevsul zamir vb.) zikredildiğinden kapalı kalan lafız ve ibareler
nasıl ifade edilir?
12-mübhem kavramı ile.
13-kuranda sözü söyleyenin açıklamadığı sürece anlaşılmayan lafızlar nasıl ifade edilir?
13-mücmel olarak.
14-Bir kelimenin dilde konulduğu ilk ve temel anlamında kullanılmasına ne denir?
14-Hakikât
15-Bir kelimenin hakiki anlamıyla arasındaki bir ilgiden ve hakiki anlamın kastedilmesine engel olan bir karineden dolayı hakikat
anlamı dışında başka bir manada kullanmasına ne denir?
15-Mecâz
16-Bir kelimenin mecaz olarak kullanılmasının şartları nelerdir?
16-
Mecaz anlamı hakiki anlama bağlayan bir bağın bulunmasıdır ki buna "alaka" denir.
Hakiki anlamın kastedilmediğine dair bir ipucunun bulunmasıdır ki bunada "karine" denir.
17-hakikat kaç kısma ayrılır?
17-Dil Din ve örf bağlamında 3 çeşide ayrılır ve her bir çeşidin karşısında da mecaz tip yer alır.
18-Lafızın umumi dilde konulduğu anlamda kullanılmasına ne denir?
18-Luğavi hakikat
19-Kelimenin din dilindeki terim anlamıyla kullanılmasına ne denir?
19-Şeri/Dini hakikat
20-Kelimenin luğavi hakikatin dışında umum olarak insanların dilinde kazandığı anlamda kullanılmasına ne denir?
20-Umumi örfi hakikat
21-Kelimenin özel birbilim ve sanat dalında kazanmış olduğu terim anlamına ne denir?
21-Hususi örfi hakikat
22-Mecaz kaç kısma ayrılır?
22-
Akli mecaz
Luğavi mecaz
23-Hakiki failine isnadına mani bir karinenin bulunması şartıyla bir alakadan dolayı bir eylemin gerçek failinden başkasına isnad
edilmesine ne denir?
23-Akli mecaz
24-Bir alaka vasıtasıyla ve hakiki anlama engel bir karinenin bulunmasıyla lafzın konulduğu mananın dışında bir anlamda
kullanılmasına ne denir?
24-Luğavi mecaz
25-Luğavi mecaz kaça ayrılır?
25-
2'ye ayrılır.
isti'are
mecazi mürsel
26-Benzerlik alakasında ve hakiki anlamın kastedilmesine engel bir karineden dolayı kelimenin hakiki anlamının dışında
kullanılmasına ne denir?
26-İsti'are
27-İsti'arenin unsurları nelerdir?
27-
müste'ar = isti'are lafzı
müste'arun leh:kendisi için istiare yapılan unsur
müste'arun minh:kendisinden isti'are yapılan unsur
hakiki anlamı kullanmaya engel “karine”
benzetme yönü (alaka)
28-isti'are kaça ayrılır?
28-
istiare-i müfrede
istiare'i mürekkabe olarak 2'ye ayrılır.
29-lafız düzeyinde yapılan istiareye ne denir?
29-istiare'i müfrede
30-istiare'i müfrede kelimenin türemeyen(camid) türemiş (müştak) olmasına göre kaça ayrılır?
30- 2'ye ayrılır.
İstiare-i asliyye
istiare-i tebeiyye
31-Kullanılan lafzın türemeyen isim olması onun hangi istiare çeşidi olduğunu gösterir?
31-istiare-i asliyye
32-Kullanılan lafzın türemiş isim fiil ve edat olduğu istiare çeşidine ne denir?
32-istiare-i tebeiyye
33-isti'are-i müfrede açık ve kapalılık yönünden kaça ayrılır? İsimleri nelerdir?
33- 2'ye ayrılır.
İstiare-i musarraha (açık istiare)
istiare-i mekniyye (kapalı isitiare)
34-terkip (tamlama) düzeyinde yapılan istiareye ne denir?
34-istiare-i mürekkabe
35-Müste'arun bih ve müste'arun lehin ek özelliklerinin zikredilip zikredilmemesine göre istiare kaça ayrılır? İsimleri nelerdir?
35- 3 kısma ayrılır.
İstiare-i mutlaka
istiare-i muraşşaha
istiare-i mücerrede
36-Alakası benzerliğin dışında bir şey olan ve bir karineden dolayı hakiki mananın dışında bir manada kullanılan luğavi mecaz
çeşidine ne denir?
36-mecaz-ı mürsel
37-Mecaz-ı mürselde alaka benzerliğin dışındaki başka unsurlardır. Bunlar nelerdir?
37-
sebebi müsebbeb (sebep-sonuç)
külliyet-cüzziyet (bütün-parça)
hal-mahal (durum-yer)
lazım – melzum
aliyet
umum-husus
38-Belli bir maksat için aralarındaki ortak bir nitelikten dolayı birşeyi başka bir şeye benzetmeye ne denir?
38-Teşbih
39-teşbihin unsurları nelerdir?
39-
müşebbeh (benzeyen)
müşebbehun bih (benzetilen)
vech-i şebeh (benzeme yönü)
teşbih edatı
40-teşbihin unsurlarının bulunup bulunmaması açısından çeşitleri nelerdir?
40-
teşbih-i mürsel : teşbih edatının zikredildiği teşbih türüdür.
Teşbih-i müekked : teşbih edatının hazfedildiği türüdür.
Teşbih-i mücmel : vech-i şebehin hazfedildiği teşbih türüdür.
Teşbih-i mufassal : vech-i şebehin zikredildiği teşbih türüdür.
Teşbih-i beliğ : vechi şebeh ve teşbih edatının her ikisinin hazfedilip sadece müşebbeh ve müşebbehün bihin zikredildiği teşbih
türüdür.
41-Bir sözü hakiki manasında kastedebilecek şekilde hakiki anlamın dışında bir anlamda kullanmaya ne denir?
41-Kinaye
42-Kinai anlamı doğrudan söylemeyi karşılamaya ne denir?
42-Sarih
43-Kinayeye sarih kavramı ile beraber örnek veriniz.
43-”Eli açık” ifadesi hakiki anlamıyla bir kişinin elinin açık olduğunu “kinai olarak ise “cömerliğini” ifade etmektedir. Kirai kullanım
“onun eli açıktır” yani cömerttir.Sarih kullanım ise “o cömerttir” şeklindedir.
44-Kinayenin unsurları nelerdir?
44-
mekni bih: kinaye yapılan lafız
mekni anh: kinayeden elde edilen hakikatın dışındaki anlam
45-Mekniyün anh'e yapılan itibarla kinaye kaç kısma ayrılır?
Sıfattan kinaye 2'ye ayrılır.
Yakın kinaye
uzak kinaye
Mevsuftan kinaye
Nisabetten kinaye
46-Kinayeden ortaya çıkan anlamla bizzat sıfatın kendisinin kastedilmesine ne denir?
46-Sıfattan kinaye
47-Kinayeden ortaya çıkan anlamın sıfatın sahibinin kastedilmesine ne denir?
47-Mevsuftan kinaye
48-Sıfat ile mevsuf (sıfatın sahibi) açıkça belirtilmekle birlikt sıfatın mevsufa nisbetinin kinâyeli bir şekilde ifade edilmesine ne
denir?
48-Nisbetten kinaye
49-ilk vaz'da (icatta) tekbir manaya veya sınırlı sayıdaki fertlere delalet eden lafza ne denir?
49-Hâss
50-Bir kullanımdaa sözlük anlamına uygun olarak bütün fertleri istisnasız bir şekilde kapsayan lafza ne denir?
50-Âmm
51-Kurandaki umûm ifade eden lafızların en önemlilieri hangileridir?
51-
Kûllu (hepsi her) Cemiân (bütün) kelimeleri
ismi mevsuller : ma men te'y ze'y
başında lam- tarif (elif lam) bulunan kelimeler
cins isimler
şart isimleri
olumsuz cümlede geçen nekra(belirsiz) kelimeler.
52-Âmmın tahsisi ve tahsis edici deliline ne denir?
52-Âmm lafız kendisini tahsis edece kkesin delil var ise bu durumda kapsamı daralır.Buna “âmmın tahsis” tahsis edici delilede
muhassıs denir.
53-Muhassıslar kaça ayrılır?
53-
metin içi
metin dışı
54-Metin içi muhassıslar nelerdir?
54-
Umum bir lafızdan sonra gelen istisna
Âmm bir lafızdan sonra gelen sıfat
sonuç bildiren edat
55-metin dışı muhassıslar nelerdir?
55-
ayet
hadis
56-Kurandaki anlamı kapalı lafızlar nelerdir?
56-
garibul-kuran
mübhemâtul kuran
mücmel-mübeyyen
57-Az kullanılması farklı lehçe ve dillerden alınması sebebiyle manası sözlükler veya uzmanlarına başvurulmadan anlaşılamayan
kapalı lafza ne denir?
57-garib
58-Kurandaki garip kelimelerin varlığı neden kaynaklanmıştır?
58-Diğer lehçe ve dillerden alınan kelimelerden kaynaklıdır.
59-Hz.peygamber döneminde genelde ve özelde hangi sözlükler ortaya çıkmıştır?
59-
genelde menai'l kuran
özelde garibu'l kuran
60-Kuranda yer alan garip kelimelerle ilgili ilk çalışmayı kim yapmıştır?
60-Nafi b. ezrak
61-Tüm kuran kelimelerini inceleyen eser hangisidir?
61-Rağıp el isfahaninin el müfredat fi garibi'l kuran
62-Kuran tefsiri açısından garip kelimelerden en önemli husus nedir?
62-Onların kuranın nuzül döneminde hangi anlamda kullanıldığının tespitidir.
63-İsimleri doğrudan zikredilmeyip ism-i mevsul zamir künye lakap ve sıfatla kapalı bir şekilde ifade edilen lafza ne denir?
63-Mübhem
64-detaya girilmeden anahatlarıyla sunulduğu için sözün sahibi tarafından bir açıklama yapılmadıkça kendisinden kastedilen
mananın anlaşılamadığı lafza ne denir?
64-mücmel
65-mücmel lafız anlaşılınca hangi adı alır?
65-
mübeyyen (açıklanmış)
mufassal (tafsilatlandırılmış) adını alır.
66-Kuranın mücmeli açıklaması kaç şekilde olur?
66-
mücmel lafzın geçmesinden hemen sonra açıklanması
bir ayetteki mücmel lafzın başla bir ayette açıklanmasıdır.
67-kurandaki lafızlar arası ilişki çeşitleri nasıldır?
67-
mütebâyin lafızlar ve tebayün olgusu
mütekârib lafızlar ve tekarüb olgusu
müterâdif lafızlar ve teradüf olgusu
ümüşterek lafızlar ve iştirak olgusu
mütezad kelimeler ve tezad olgusu
68-Arap dilinde lafızlarıda anlamlarıda farklı kelimelere ne denir?
68-mütebâyin (ayrı anlamlı lafızlar) bu olguyada tebâyün (ayrı anlamlılık) denir.
69-arap dilinde lafızları farklı anlamları ise aynı olan kelimelere ne denir?
69-Müteradif (eşanlamlı) bu olguyada terâdüf (eş anlamlılık) denmektedir.
70-Müterâdif kelimelerin oluşmasındaki sebepler nelerdir?
70-
Bir anlam için bir kelime icad edilir
dilin bir lehçesi bir mana için bir lafız icad eder
bir anlamı dilde karşılayan bir lafız bulunmakla birlikte ilgili dil başlıca dillerden aynı anlamı karşılayan lafızları kendi içerisine alır
bir dil içerisinde kelime zaman içerisinde anlam değişimleri geçirebilir.
71-arapçada 2 kelimenin tam müteradif olması için hangi şartlar gerekir?
71-
her ikisinin kelime olması (terkip ve ifade grubu olmaması)
anlamda tam birlikteliğin olması
aynı lehçeye ait olması
zamanların aynı olması
kelimelerin birbirinin türevi ve phonetik gelişimle ortaya çıkan çeşidi olmaması
72-lafızları farklı fakat anlamları yakın olan kelimelere ne denir?
72-mütekârib (yakınanlamlı) kelimeler. Bu olguayada tekarüb denir.
73-iki mütekarib kelime arasındaki ince farkları tespit etmeyi amaçlayan dil nazariyesine ne denir?
73-Furûk
74-mütekârib iki kelimenin anlam boyutları nelerdir?
74-
her iki kelimenin ortak olduğu anlam
her iki kelimenin ortak olduğu anlam dışındaki ince anlam
75-Birçok farklı anlama delalet eden lafza ne denir?
75-Müşterek (çok anlamlı) bu olguyada iştirâk (çok anlamlılık) denmektedir.
76-Müşterek kelimelerin ortaya çıkma sebepleri nelerdir?
76-
Dilin bir lehçesinde bir kelime için bir anlam konuluyor.Öteki lehçede aynı kelime için başka bir anlam konuyor.Dil müşterek
olunca bu kelimenin 2 ayrı anlamı oluyor.
Bir dil içerisinde bir kelime için bir anlam konuluyor.Daha sonra kelime temel anlam yanında mecazi kinai istirai teşbihi gibi
yeni anlamlar kazanır.
77-Müşterek lafzın kullanıldığı yerde anlamlarından hangisiyle kullanıldığının belirlenmesi için yapılan tespitler nelerdir?
Müşterek bütün anlamlarıyla ilgili dilsek birikime sahip olmak.
kelimenin kullanıldığı metin bağlamı (siyak-sibak)
78-Müşterek konusıyla ilgili tefsir alanındaki müstakil kuran ilminin ismi nedir?
78-El-vücuh ve'n- nezair.
79-Arap dilinde zıt iki anlama sahip olan kelimeye ne denir?
79-Mütezâd veya zıdd lafız.İlgili olguyada tezad denir.Çoğulu ise ezdâddır.
80-Müşterek ve mütezad hangi anlamlara hasredilmiştir?
80-Müştereki zıddın dışındaki farklı anlamlara mütezad ise sadece zıd anlamlara hasredilmiştir.
81-Müstezad kelimelerin ortaya çıkmasında etkin olan sebepler nelerdir?
81-
lehçe farklılığı
psikolojik ve sosyal şartlar
iştikak olgusu
dilsel gelişim
82-Atalardan gelen ve onların yüzyıllar içindeki deneyim ve gözlemlerine dayalı düşüncelerini değişmez kalıp ve klişeleşmiş özlü
sözlerle öğüt ve hüküm içerecek biçimde yansıtan halleri açıklamak ve örneklemek amacıyla kullanılan anonim özdeyişe ne denir?
82-Mesel
83-Meselin en önemli özellikleri nelerdir?
83-
• lafzının kısa anlamının doğru olması
kendisinin yaygın ve anonim olması
formunda değişme klişe olması
84- meselin yeni bir durum için söylenmesine ne denir?
84- darbı mesel
85-Arap edebiyatında meseller yapısına göre kaça ayrılır?
85-
• sair mese
kıyasi mesel
hurafi mesel
86-Arap atasözlerini karşılayan meseller nelerdir?
86-Sair mesel
87-Soyut kavramları tasvir teşbih ve temsil yoluyla açıklayan uzun tasvire ne denir?
87-Kıyasi mesel
88-İnsan dışındaki varlıkların dilinden aktarılan ve eğitime ahlaki ders ve öğüt verme veya mübah ve latife amacıyla kurgulanmış
küçük sembolik hikayelere ne denir?
88-Hurafi mesel
89-kurandaki mesel çeşitleri nelerdir?
89-
• sarih mesel
gizli mesel
mürsel mesel
90-mesel lafzı kullanılarak teşbih yoluyla yapılan mesellere ne denir?
90-Sarih mesel
91-Mesel lafzı kullanılmadan bir durumu bir niteliği veya bir olayı ya doğrudan Ya da isti'are ve kinaye yoluyla veciz bir şekilde
anlatan mesel türüne ne denir?
91-Gizli mesel
92-teşbih unsuru olmaksızın çok veciz bir lafzın:yoğun bir anlamla ortaya konan bir kısım ayetlerin vecize gibi değerlendirmesine
ne denir?
92-Mürsel mesel
93-Yan anlamlı kelimelerle ilgili terimler nelerdir?
93-
• mecaz
mecaz -i mürsel
isti'are
kinaye
94-müterakib kelimelerin özellikleri nelerdir?
94-Yakınanlamlı kelimelerdir.farkları tespit edilerek kullanılmalıdır.
İHVAN FORUM DAN ALINTI YAPILMIŞTIR.
TEFSİR TARİHİ VE USULÜ 8: ÜNİTE
1 : Muhkem'in kelime manası hangisidir ? A : Benzemek, ayırt edilmesi zor olacak şekilde birbirine benzer olmak , benzediği için de şüphe uyandırmak gibi manalara gelir. B : Muhkem açıklama, beyan etme manasındadır .Ayetlerdeki müştereklik, müşkil, mücmel, hafi gibi hususları açıklayan ayetlere de Muhkem ayetler denir C : Muhkem h-k-m kökünden türemiş bir isimdir. H-k-m kökü ise Arapça'da hüküm vermek , hükmetmek .sağlam ve dayanıklı olmak gibi manalara gelir. D : Muhkem kelime olarak özel bir isimdir.Doğru olmak ,hak yolunca olmak manalarına gelir. -Ş-b-h kökünden türer. Ş-b-h fiil kökü ise, benzemek ayırt edilmesi zor olacak şekilde birbirine benzer olmak , benzediği için de şüphe uyandırmak gibi manalara gelir.Türkçe'deki ŞÜPHE kelimeside bu kökten gelir. - Birçok manaya ihtimali olan ve bu manalardan birini tayin edebilmek için harici bir delile ihtiyacı olan ayetler demektir.Bu tür ayetler hakkında da kesin olarak hüküm vermek ve ne anlama geldiğini ortaya koymak çok zordur. 2 : Yukarıda hem terim/ıstılah , hemde kelime manası verilen hangi tür ayetlerdir ? A : Mutlak B : Müteşabih C : Muhkem D : Mücmel 3 : H.z Peygamber efendimizin, ''Seni şüpheye düşüreni bırak , şüpheye düşürmeyene bak '' şeklindeki evrensel tavsiyesi hangi tür ayetler içindir ? A : Müteşabih B : Muhkem C : Mücmel D : Mutlak 4 : Subeyğ adında biri Medine'ye gelmiş ve Kur'an ' ın müteşabihleri hakkında sorular sormaya başlamıştı. bu durumu öğrenen ........... ,Subeyğ'i çağırtmış ve cezalandırarak , memleketine geri göndermiştir . Valisi olan .............. 'de bu şahısla hiç kimsenin görüşmemesi talimatını vermiştir. Yukarıdaki anlatımda boşluğa gelmesi gereken halife ve valisi hangi şıkta doğru verilmiştir ? A : H.z Ebu Bekir - Muğire B.Şu'be B : H.z Ömer - Ebu Musa el Eşari C : H.z Osman - Ebu Süfyan D : H.z Ali - Mâlik bin El-Hârisî I : İnsanlığın ilerlemesine olan katkısı II : Medeniyetlerin kurulması açısından önemli faydaları III : Hangi noktaya ulaşırsa ulaşsın son noktaya ulaşamadığını bilmek IV : İnsanlığın halifelik görevinde başarılı olmasında, yönettiği dünyayı mamur ve huzurlu hale getirmesi 5 : Yukarıdakilerden hangisi Müteşabih Ayetlerin faydalarındandır ? A : I-II B : I-II-III C : I-II-III-IV D : Hiç birisi 6 : Mücahid'in ,İbn Abbas'tan naklettiği görüşe göre muhkemler'in içeriği nedir? A : Yeminler ve iman edilen esasları içerir B : Mekki ayetleri içerir C : Medeni ayetleri içerir D : Helal ve Haramı açıklayan ayetleri içerir 7 : Müteşabih ayetler ne tür konuları içerir ? A : Mensuh , Mukaddem B : Muahhar, emsal C : Yeminler ve iman edilen ancak amele konu olmayan hususlar D : Hepsi 8 : Kur'an'da geçen ,'' Namaz kılın,zekat verin '' ve ''Allah'ın haram kıldığı cana kıymayın'' ''Fakirlik korkusuyla çocuklarınızı öldürmeyin'' , '' Zinaya yaklaşmayın'' gibi yasaklar hangi alana girer ? A : Muhkem B : Müteşabih C : Mücmel D : Mekruh I : Bilinmesi mümkün olmayan mutlak müteşabihlerdir ki bunları ancak Allah bilir Kıyametin ne zaman kopacağına dair ayetler gibi... Bunu ancak Allah bilir. II : İnsanın sebeplere sarılarak manasını bilebileceği izafi müteşabihlerdir.Mesela garip lafızlarla muğlak hükümler böyledir. III :Bilgisi sadece ilimde derinlik kazanmış bazı kimselere tahsil edilmiş müteşabihlerdir. Bu kısma misal olarak Peygamberimizin '' Allah'ım onu dinde alim kıl ve ona te'vili öğret '' diye dua ettiği İbn Abbas hatırlanabilir. 9 : Yukarıda verilen ve müteşabih ayetlerin 3 kısımda incelenebileceğini belirten alim kimdir ? A : İmam Malik B : İmam Şafii C : Rağıp İsfahani D : Hasan-ı Basri I : Selefi mezhebi - Malik b. enes , İmam Şafii II : Halef mezhebi - Hasan - ı Basri III : Selefi mezhebi - İbn Abbas IV : Halef mezhebi - İbn Haldun 10 : Müteşabih sıfatlar hakkında ulema iki mezhebe ayrılmıştır . Birincisi Selef Mezhebi , ikincisi ise halef Mezhebidir. Yukarıdaki hangi şıklarda verilen isimler ve temsil ettiği mezhepler doğru olarak verilmiştir ? A : I - II B : II - III C : III - IV D : hepsi 11 : Allah'ın arşa istiva etmesi sorulduğunda ''İstiva malumdur , keyfiyeti meçhuldür , bu konuda soru sormak ise kötü bir şeydir ,bidattır'', bu sözü söyleyen , aşağıda alimlerden hangisidir ? Not : Şıklardaki bütün alimler Selefi Mezhebi görüşündendir. A : İmam Şafii B : Malik b. Enes C : Evzai D : Süfyan-ı Sevri 12 : ''İstiva malumdur , keyfiyeti meçhuldür , bu konuda soru sormak ise kötü bir şeydir ,bidattır'' bu cümledeki ''istiva'' kelimesini Halef mezhebi hangi manayı verip te'vil etmiştir ? A : Muhkem B : Müteşabih C : İstikbal D : İstikrar 13 : Kur'anda bazı surelerin başında bazen bir , bazen de bir kaç harfin birleşmesinden meydana gelen rumuzlar bulunmaktadır.Örnek : Elif lam mim ,Kaf ha ya ayn sad,Ta sin mim ,Ta sin ,Ya sin. Bu harflere ne denir ? A : Müşkilü'l Kur'an B : İcazul Kur'an C : Huruf-ı Mukattaa'a ( kesik harfler) D : Esbabul Nuzül 14 : Tam bir ayet olup olmadıkları ihtilaflı olan Huruf-ı Mukattaa'a (kesik harfler ) hakkında aşagıdaki bilğilerden hangisi doğrudur? A : 25 Mekki 3 Medeni olmak üzere 28 tanedir B : 27 Mekki ,2 Medeni olmak üzere 29 tanedir C : 27 Medeni , 2 Mekki olmak üzere 29 tanedir D : 25 medeni , 3 mekki olmak üzere 28 tanedir 15 : Huruf-ı Mukatta'nın ne anlama geldiği konusunda temelde aşağıdaki iki yaklaşımın bulunduğunu belirten alim kimdir ? -''Bu harflerin bilğisi sadece yüce Allah'a aittir'' -''Bu harflerin manaları vardır ve bu manaların araştırılmasında bir sakında yoktur'' A : İbn Mes'ud B : Fahreddin Razi C : Şa'bi D : Zeccac CEVAPLAR 1 - C 2 - B 3 - A 4 - B 5 - C 6 - D 7 - D 8 - A 9 - C 10- A 11- B 12- D 13- C 14- B 15- B |
Tefsir Tarihi ve Usulü
Ünite 9 -SAADETHAN-1. Esbab-ı nüzul nedir?Nüzul sebepleri. Hz. Peygamberin risalet döneminde meydana gelen ve Kur’an’ın bir veya birkaç ayetinini yahut bir suresinin inmesine yol açan olayı durumu ya da soruyu ifade eder.
2. Kur’an’da kaç ayet sebeplere bağlı inmiştir?500 kadar
TEFSİR TARİHİ VE USULÜ 10.ÜNİTE
1-Kur’an’ı anlama ve yorumlamada yeni yönelişler dendiğinde hangi bölgelerde yeni gelişmeler olmuştur?….Hindistan Malezya Endonezya Mısır Fas Suudi Arabistan ile Avrupa ve Amerika .
Zaman bakımından yeni ancak yöntem ve içerik açısından eski bir çalışma olması Bazen doğrudan batı karşısında tavır almak bazen de Müslüman toplumların batı karşısında bugün içine düştüğü duruma bağlı olarak şekillenen bir pozisyon almak şeklinde tezahür etmiştir. Bir kısmı tam bir ret mantığı ile cephe almışken bazıları kayıtsız şartsız kabul mantığı ile hareket etmiştir. .Öze dönüş söylemi ile Kur’an’a dönüşü savunmalarıdır. .Sünnet konusundaki menfi yaklaşımların ortaya çıkması. Sünnet konusunda menfi yaklaşımların ortaya çıktığı modern dönemde Sünnet konusunda menfi yaklaşımların ortaya çıktığı modern dönemde .Evet bidatçiliğe mezhepçiliğe taklitçiliğe karşı sert eleştiriler olmuştur? Önemli bir kısmı Kur’an’ın ezeli kelam olduğu düşüncesini reddederek tarihselci bir bakış açısıyla yorumlamıştır.bazı tefsirlerde rasyonalist bir bakış açısıyla yorumlanmıştır. .Gerçeği anlayabilmek için tarihte gerçeğin oluşma koşullarını gösterir. Batıda 17.yy rastlamakta ise de bir terim olarak hüsnükabul görmesi 18.yydan sonradır. Vico Saf akıl diye savunulan tabiatçı bir aklın olamayacağını iddia etti. Doğa bilimleri ‘’açıklamakta’’ beşeri bilimlerse ‘’anlamakta’’.Çünkü tabiat olayları ‘’açıklanabilir’’hadiseler ama olayların ruhu sadece ‘’anlaşılabilir’’ Hz.Peygamberin kendi kavminin dili ile gönderildiğini söyleyen Berahime .Nusaybinli bir Yahudi olan ve İsevilik fırkasının da başı sayılan Ebu İsa İshak b. Yahya sebepleri;birincisi:Kur’an arap diliyle indirilmiştir.arap diliyle inen bir kitabın arap olmayanlar hüccet olması beklenemez.İkincisi:her peygamberin kendi kavminin diliyle gönderilmiş olduğu gerçeğidir.Muhammed peygamberinde Araplardan başka kavmi olmadığına göre Kur’an yalnızca Araplara gönderilmiş olmalıdır. .Mutezileyi Kur’an’ın mahluk (yaratılmış) olduğu düşüncesini savunur.mutezileden hiç kimse Kur’an mahluktur derken onu tarihselci bir bakış açısıyla ele almış değildir. h.333 tarihinde vefat eden Maturidi Kur’an kıssalarında önemli olanın lafızlar değil manalar olduğunu;dolayısıyla manayı yansıttığı sürece lafızlarda birbirinden farklı ifadelerin kullanılabileceğini söylerler. Günümüz İslam dünyasında tarihselci bakışa üç yaklaşım vardır:Birinci grup;tarihselciliği İslami ilimlerin tecdidi noktasında zorunlu bir mecra olarak görenler.(modernist düşünürler)İkinci grup;tarihselci yaklaşımı bütünüyle reddeden ve kökeni itibarıyla Batılı olan bu yaklaşımın –muharref kitaplar açısından olsa da - tahrife uğramayan Kur’an açısından yıkıcı sonuçları olacağını savunanlarÜçüncü grup;varoluşsal bir durum olarak tarihsel materyallerden yararlanmak gerektiğini esasen nasih-mensuh esbab-ı nüzul gibi İslami tefsir geleneğindeki pek çok Kur’an ilminin tam olarak bu meseleyle ilgili olduğunu dolayısıyla tarihselci bakış açısının geleneğimize bütünüyle aykırı düşmediğini söyleyenler.(bu grupta yer alanların itirazı Kur’an ahkamının tarihsel addedilerek yürürlükten kaldırılması teşebbüslerinedir.) Grekçe’den gelir. .Bir dilin temelini oluşturan kelimeleri ayrıntılı bir şekilde tahlil ederek anlamlarını doğru bir şekilde ortaya koyma demektir. Semantik bir kelimenin anlamını öncelikle lügavi/etimolojik açıdan doğru bir şekilde tespit etmeye çalışır.Daha sonra bu kelimelerin kendi dönemi içerisinde geçmiş olduğu almam değişikliklerini inceler.Son aşamada ise kelimelerin tarihi süreç içerisinde kazandığı ya da kaybettiği anlamları araştırır. eşsüremli(senkronik) incelemeyle artsüremli(diyakronik) incelemeyle .Etimoloji (kökenbilim) Tefsir usulünün Garibu’l Kur’an vucuh nezair gibi konu başlıklarında incelenmiştir. Batı dünyasına aittir. Toshihiku İzutsu Kur’an’da Allah ve İnsan İslam Düşüncesinde İman Kavramı gibi sahanın abide eserlerini kaleme almıştır. canlı varlıkların birbirleri arasında bildirişim amacıyla kullandıkları her tür işaret sistemini ele alan ilimdir. Semantik kelimelerin anlamlarını tespit eden ve bu anlamlarda ki değişimleri inceleyen bir ilim iken bu alanla iç içe görünen semiyotik daha geniş bir sahayı ihata eder ve dilsel olsun ya da olmasın tüm işaretlerin gösterilenleri üzerinde fikirler yürütür.semiyotik tüm gösterge türleriyle ilgilendiği için hem semantikten hem de hermenötikten(yorumbilim)daha geneldir. .Dört aşamadan oluşur:Algı ;koklama görme işitme ve dokunma duyularına dayana ve somut alemde var olan maddi bir şeyin duyu organlarımızla algılanmasını ifade eden duyusal düzeydir.Bilme ;söz konusu maddi şeyin semiyotik tabiatının barındırdığı zihinsel bir uğraşıyı içerir.Anlam ;işaretlerin şifrelerini çözme uğraşısıdır.bu anlama ulaşmada ilk düzeydir.Açıklama ;bazen dağınık veya yanlış olabilen anlamın açıklaması ki daha derin bir düzey içerip içermediğini bilme çabası devreye girer .Abdulkahir el-Cürcani .Yunan düşüncesine dayanır.yunan mitolojisinde tanrıların mesajlarını insanlara Hermes iletir ilettiği bu mesajlara kendi yorumunu da katardı.bu sebeple yorumbilimi anlamındaki hermenötiğin köken itibarıyla bu kelimeden geldiği kabul edilir. Temeli itibarıyla hermenötiğin ‘’söylemek’’ ‘’izah etmek’’ ve ‘’tercüme etmek’’anlamlarından oluşan üç manası vardır. Teolojik hermenötik .batıdaki aydınlanma düşüncesine karşı geliştirilen romantik hermenötik ile olmuştur. .uygulanabilecek alanlar olsa da kitab-ı mukaddes üzerinde icra edilen bu tür edebi kritikler Kur’an için asla söz konusu olmayacaktır.Kur’an’da ilahi bir mesaj bulunduğu ve bu mesajın bir yorum aracılığı ile elde edilebileceği doğrudur.ancak Kur’an bunu tahrife uğramamış metni üzerinden sunar.metni aşan hiçbir yorumu kabul etmez. .Fazlurrahman Eğitim. Kur’an algılarımıza bağlı.şayet Kur’an algılarımızda bir yenilenme söz konusu olmaz ise Müslümanların özgün bir İslam düşüncesi ve buna bağlı olarak ideal anlamda bir İslami eğitim projesi ortaya koymaları mümkün olmayacaktır. Kur’an’ı anlama ve yorumlama yöntemimiz ikili bir anlama faaliyetine ihtiyaç duyar.Birincisi Kur’an’ın indiği dönem gitmek ve o dönemi bir bütün olarak değerlendirmektir.bu iki aşamadan oluşur.1-ayetlerin tarihi ortamlarını ve cevap olarak geldikleri meseleleri derinlemesine tahlil etmek.2-tespit edilen bütünlük içerisinden süzerek ahlaki içtimai ilkeler çıkarmaktır.İkincisi ilk faaliyette ortaya konan çabalar sonucunda ulaşılan genel ahlaki içtimai ilkeler bu aşamada aktüel meseleler göz önüne alınarak yeniden biçimlendirilmelidir.bu da içtihat eylemidir. 19.asırda geleneği eleştirirken rahat davranıp batı karşısında aynı cesareti gösterememesi kullandığı kavramların önemli bir kısmının İslam dünyasına yabancı olması içtihat anlayışında geleneksel anlayıştan farklı olarak Kur’an’ın tarihsel arka planı dikkate alması sünnetin işlevselliği konusunda geleneksel algılarla uyuşmayan görüşleri savunması. Arkoun’un yorum sahasındaki tek çabası Arap-İslam düşüncesine tarihselci bakış açısını egemen kılabilmektir. 1-Kadim olan Allah kelamıdır ki künhüne vakıf olunması imkansızdır. 2-Levh-i Mahfuz’da yazılı olan kelam. 3-Peygambere ulaştırılması için Cibril’e verilmiş olan kelam. 4-Cibril’den Peygamber’e muayyen bir zaman diliminde aktarılan kelam. 5-Kulakların dinlediği dillerin okuduğu kelamdır ki Peygamberce yanlış anlamalara karşı tashihi ya da yeni bir vahiy ile değiştirilmesi söz konusuydu. 6-Her asırda yorumlanan ve tefsire tabi tutulan kelam. 7-Daha üst düzeyde yorumlanan kelam. ’’vakii/olgusal tefsir’’ olmalıdır. .asla literal (sadece lafzın sınırları içerisinde hareket eden) bir tefsir değildir.içerik ve gaye kriterlerini göz önüne alır makasıd ve mesalih ekseninde hareket eder;çünkü zarurat-ı diniyyeyi (canın malın aklın neslin dinin korunması zarureti) bırakıp;ikinci üçüncü konulara takılmak vahyin mantalitesine terstir. İnmiş olduğu dilden alır. FazlurrahmanMuhammed ArkounHasan Hanefi Nasr Hamid Ebu Zeyd Tanzimat fermanından sonra özellikle ittihatçı söylemin egemen olmasından sonra Bedri Noyan - Kur’an-ı Kerim(Türkçe –şiir) .Hak Dini Kur’an Dili Meali (1930’lu yıllar) iki bölümde:ilkini; tefsirinin sadece meal kısmı oluşturuken ikincisini eserin tefsir kısmında yer alan Kur’an tercümeleri oluşturur. kendinden sonraki bütün meal çalışmalarını istisnasız etkileyen Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır’ın Hak Dini Kur’an Dili Meali Tanrı Buyruğu (iki cilt 1947) iki:ilk bölüm ‘’birinci ayırım’’ İslam hakkında genel bilgiler vermiş tefsir usulü tarzda mukaddime yazmıştır.‘’ikinci ayırım’’ Hafız Osman hattıyla yazılmış Kur’an metninin de bulunduğu meal ve tafsir bölümüdür. .Doğu Batı kaynaklarını ayırt etmeksizin taramak suretiyle kırk yılda tamamlanmıştır.Harfi tercüme yerine tefsiri tercümeyi esas alırAkıcı ve anlaşılır bir Türkçe kullanılırSureler hakkında kısa bilgiler verir.Ayetler arsındaki bütünlüğe azami gayret gösterir. Mevlana Muhammed Ali’nin Kadıyani görüşünden etkilendiği itham edilmiştir. Kur’an-ı Hakim ve Meal-i Kerim( 3 cilt /1953) Çantay eserin mukaddimesinde Türkçe’de kendinden önce kaleme alınmış Kur’an tercümeleri hakkında bilgiler vermiş onların eksik yönlerine işaret etmiştir.Bu meallerin gelişen zamanla birlikte yeni ihtiyaçları karşılamadığından hareketle kendisinin bir meal yazmaya koyulduğunu ifade etmiştir. Keşşaf Mefatihu’l-Gayb Beydavi Medarikü’t-Tenzil Uyunu’t-Tefasir gibi klasik eserler vardır. İslam dünyasının Kur’an’a yabancılaşması geleneksel anlayışların Kur’an’ın zengin anlam dünyasına ulaşılmasında bir engel işlevi görmeye başlaması siyasi ve mezhebi kaygıların dinin önüne geçmesi taklitçiliğin Müslüman toplumları etkilemesi kur’an’la ilişki kurmada arap dilinin Arapça bilmeyen kitleler açısından bir problem olarak öne çıkması. Kur’ancılık.ilk olarak Hint alt kıtasında ortaya çıkmıştır.Abdullah Çekralevi tarfından geçtiğimiz asrın başında kurulan ehlüz zikr vel kur’an hareketi hind Müslümanları başta olmak üzere İslam dünyasının birçok bölgesinde taraftar bulmuştur. 1970 li yıllarda Türkçe’ye tercüme edilen Seyyid Kutub’un Fi Zilali’l Kur’an adlı tefsiri ile Yoldaki İşaretler adındaki kitabı Mevdudi’nin Tefhimu’l-Kur’an ı ile Kur’an’da DörtTerim i ve İsmail Cerrahoğlu’nun Tefsir Usulü adlı eseri. 1979’daki İran devrimi ile 1980 ihtilalinden sonra Kelime dergisi 1988 yılında neşrine başlanan Kalem dergisi(mealcilik hareketinin ciddi anlamda görüşlerini yansıttığı dergi) Kur’an’ın mübin (açıklayıcı ve anlaşılır) bir metin olduğudur.Sünneti kabul etmezler. 74-Mealcilik hareketinin bugünkü hali?… .mealcilik hareketi Türkiye’de pek çok kesimi etkisi altına almış olsa da hiçbir zaman bir ekol haline gelmediğinden bugün için homojen bir topluluk olarak mealci bir grup bulunmamaktadır. .Müslüman entelektüeller meal okumalarından sonra dini bilgi açısından birçok konuda yetersiz olduklarını görmüşlerdir.Bu yetersizlik Türkiye’de meal-tefsir tarzı kısa tefsirlerin doğuşunu hazırlamıştır. .fazla hacimli olmamaları aktüel konulara temas etmeleri anlaşılır bir dil kullanmaları Muhammed Esed – Kur’an MesajıMustafa İslamoğlu – Hayat Kitabı Kur’anİhsan Eliaçık- Yaşayan Kur’an .rasyonel bakışta Batı düşüncesindenmetot ve düşüncesini Kur’an ve hadis ile sınırlandırma hususunda selefi düşünceden ayetleri mecazi yoruma tabi tutmada İslam kültüründensembolik yaklaşımlarda ise kısmen batı ve Hint-Pakistan alt kıtası düşünce ekollerinden etkilenmiştir. Kur’an’ı muasır dünyaya anlaşılır bir dille sunmak amacıyla kaleme almıştır. .Zemahşeri Fahruddin er-Razi gibi klasik Abduh gibi modern kaynakları kullamış;Kur’an’ı antropoljik psikolojik semantik ve semiyotik okumalara da tabi tutmuştur. .Arap diline derin vukufu sayesinde bunu başardığı söylenebilir. .cennet ve cehennem hakkındaki pek çok ayeti mecaza hamletmesi bazı mucizeleri ise rasyonalist bir yaklaşımla tefsir etmesi eleştirilmiştir. .bir tefsir yazım yöntemi olarak ortaya çıkması yeni olsa da Kur’an’ı anlama yöntemi olarak Hz.Peygamber dönemine kadar uzanan bir geçmişi vardır. Sahabenin inen on ayeti hayatlarına uygulamadan diğer on ayete geçmemeleri onların nüzul sıralamasına uygun bir yöntemle okuduklarını gösterir. .öncelikle surelerin tarihsel ve mekansal alt yapıları tespit edilmeye çalışılır sonra elde edilen tarihi verilerle ayet ve sureler arası ilişki ağları gözden geçirilip her ifadeyi yakın ve siyakını alarak yorumlar. .Muhammed İzzet Derveze’nin et_Tefsiru’l-Hadis adlı eseridir. .modern dönemde İslam dünyasının Kur’an’ı anlama noktasında ihtiyaç duyduğu meselelerde onlara yardımcı olmaktır.özellikle Müslüman gençler arasında Kur’an’ın anlaşılması noktasında büyük bir ihtiyaç olduğunu söyler. .hem bir ilim adamı olamsı hem de bir aksiyoner olmasıdır. Kur’an kıssalarının anlatımında önemli olanın verilmek istenen mesaj olduğunu iddia etmesidir. Kur’an |
merhaba bizde internet sitemizde sizin adınızla bu yazıyı paylaşabilir miyiz?
YanıtlaSilOlmaz kardiş
YanıtlaSilBu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSil